Sitemizi Facebook'ta Beğenmek İster misiniz?

29 Mart 2011 Salı

Diksiyon Geliştiren Cümleler


Diksiyon Geliştiren Cümleler

1. Bir berber bir berbere bre berber beri gel diye bar bar bağırmış.

2. Bizde bize biz derler, sizde bize ne derler?

3. Gül dibi bülbül dili gibi, gül dibi bülbül dili.

4.Çatalca’da topal çoban çatal yapıp çatal satar, nesi için çatalca da topal çoban çatal yapıp çatal satar? Kârı için çatalca da topal çoban çatal yapıp çatal satar.

5. Dört deryanın deresini dört dergahın derbendine devrederlerse, dört deryadan dört dert,dört dergahtan dört dev çıkar.

6. Al bu takatukaları takatukacıya takatukalatmaya götür. Takatukacı takatukaları takatukalamam derse takatukacıdan takatukaları takatukalatmadan al da gel.

7. Nankör nalbant nalları nallamalı mı, nallamamalı mı?

8. İşlek işlemeci,işlemeli işleri işlikte işleyerek işletmeciye işyerinde izletti.

9. Ilgarcı ılgar,ılgıngillerin ılgancırı ılgalayarak,ılgıt ılgıt ılgılardı.

10. Pısırık pırlak pırnallıklarda pırnallanırken pılı pırtısını pısırık pıtraklara pıtır pıtır pırtlattı.

11. Üçüncü üçkağıtçı,üçetek üçleşerek üç teker arabayla süzüm süzüm süzülen süzgeçleri süzdü.

12. Kırk kırık küp, kırkının da kulpu kırık kara küp.

13. Sen seni bil, sen seni, bil sen seni, bil sen seni, sen seni bilmezsen patlatırlar enseni.

14. Şu karşıda bir dal, dal sarkar kartal kalkar, kartal kalkar dal sarkar, dal kalkar kantar tartar.

15. Şu köşe yaz köşesi, şu köşe kış köşesi, ortadaki su şişesi.
Şiş şişeyi şişlemiş, şişe kesişe kiş demiş.

16. Bu yoğurdu sarımsaklasak da mı saklasak, sarımsaklamasak da mı saklasak? Bu yoğurdu mayalamalı da mı saklamalı, mayalamamalı da mı saklamalı?

17.Sizin damda var, beş boz başlı beş boz ördek,
Değirmene girdi köpek,
Bizim damda var beş boz başlı beş boz ördek,
Değirmenci çaldı kötek.
Sizin damdaki beş boz başlı beş boz ördek
Hem kepek yedi köpek,
Bizim damdaki beş boz başlı beş boz ördeğe,
Hem kötek yedi köpek.
Siz de bizcileyin beş boz başlı beş boz ördek misiniz,demiş.

18. Bir tarlaya kemeken ekmişler. İki kürkü yırtık kel kör kirpi dadanmış. Biri erkek kürkü yırtık kel kör kirpi, öteki dişi kürkü yırtık kel kör kirpi. Kürkü yırtık erkek kel kör kirpinin yırtık kürkünü, kürkü yırtık dişi kel kör kirpinin yırtık kürküne; kürkü yırtık dişi kel kör kirpinin yırtık kürkünü, kürkü yırtık erkek kel kör kirpinin yırtık kürküne eklemişler.

19. Getirince el getirir, yel getirir, sel getirir; götürünce el götürür, yel götürür, sel götürür.

20. Pireli peyniri perhizli pireler tepelerse pireli peynirler de pır pır pervaz ederler.

21. Ocak kıvılcımlandırıcılardan mısın,kapı gıcırdatıcılardan mısın? Ne ocak kıvılcımlandırıcılardanım, ne kapı gıcırdatıcılardanım.

22. Üç tunç tas kayısı hoşafı.

23. Paşa tası ile beş has tas kayısı hoşafı.

24. Zaman saman satar, saman zaman satar.

25. A be kuru dayı ne kuru sarı darı bu darı, a be kuru dayı.

26. Elalem aladana aldı aladanalandı da biz bir aladana alıp da aladanalanamadık.

27. Bu tarlaya bir şinik kekere mekere ekmişler. Bu tarlaya da bir şinik kekere mekere ekmişler. Bu tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye boz ala boz başlı pis porsuk dadanmış. Bu tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye de boz ala boz başlı pis porsuk dadanmış. O tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuk, diğer tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuğa demiş ki; sen ne zamandan beri bu tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuksun? O da ona cevaben; sen ne zamandan beri o tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuksan, ben de o zamandan beri bu tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuğum demiş...


İletişimde Davranışsal Yaklaşımlar


İLETİŞİMDE DAVRANIŞSAL YAKLAŞIMLAR

İnsan davranışları rastgele değildir. Bütün davranışlar bazı dâhili güdülerin sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Bu demek değildir ki insanların tüm davranışları tahmin edilebilmektedir. İnsan davranışlarının bazı sebepleri, bilinen ya da bilinmeyen yönleri mevcuttur. Örneğin; kalabalık bir caddeyi gözlemlediğimizde farklı yönlere giden insanların olduğunu görürüz. Nereye gittiklerini veya onları neyin yönlendirdiğini bilemeyiz, fakat bunun sebepleri olduğu muhakkaktır.

Bireyleri davranışa yönlendiren ve bireysel güdülenmeyi oluşturan bazı faktörler vardır.

Yönelme:
Bireyin değişik birçok seçenekle karşılaştığında seçtiği davranıştır. Yönelme odaklanmayı sağlar ve başarıya ulaşmak için girişilen davranışın amaç ve sonuçlarını tanımlar.

Yoğunluk: Belirli bir nesneye yönelik güdülenmiş davranışın gücünü ifade eder. Çabanın seviyesi olarak da adlandırılır.

Çabanın sürekliliği:
Bireyin tercih ettiği seçenek ile ilgili çabanın ne kadar sürdüğüdür.

Bireylerin ihtiyaçlarını doyurma yolunda seçtiği hedefler; belirli bir hedeften beklenilen doyuma yönelik algı, hedeflerin çevreye uygunluğu ve bireyin hedefe ulaşma yolundaki tahminlerine dayanır.

Davranış şekilleri geliştirirken, bireyler geçmişte ödüle ulaştıkları hedefleri tercih ederler. Geçmişte başaramadıkları ya da başardıktan sonra herhangi bir kazanç sağlamadıkları hedeflere yönelmezler.

Olumlu Pekiştirme
En bilinen ve sık rastlanan pekiştirme türüdür. Olumlu pekiştirmeyi, davranış gösterildiğinde kişinin ödüllendirilmesi olarak tanımlayabiliriz. Burada amaç davranışın sıklığını artırmaktır.
Bir gülümseme, bir “Aferin!” bile iyi bir pekiştirmedir.

Olumsuz Pekiştirme

İstenen davranış yoluyla, olumsuzluk veren bir durumdan korunma ya da kurtulma şeklinde davranışın pekiştirilmesi demektir.
Bir davranışı, kişiyi rahatsız eden bir durumun ortadan kalkması izlerse, bu davranışın tekrarlanma olasılığı artar.
Olumsuz pekiştirme; ceza ile karıştırılmamalıdır. Adı olumsuz, fakat soyadı pekiştirmedir.

Söndürme
Önceleri ödüllendirme yoluyla pekiştirilmiş, fakat artık sergilenmesinin istenmediği davranışların ortadan kaldırılmasında kullanılan bir pekiştirme türüdür.

Cezalandırma
İstenmeyen davranışın sergilenme sıklığını azaltma amaçlı uygulanan pekiştirme türüdür.

İSTENMEYEN DAVRANIŞLARIN ÖNLENMESİNE YÖNELİK YAKLAŞIMLAR

İnsancıl Yaklaşım
Temelinde, insanın doğru yapacağına inanmak ve güvenmek yatmaktadır. Bireyin kendi kendine doğruya ulaşmasının sağlanması, bu yaklaşımın özünü oluşturur.

Öğretmen;
•Dikkatli biçimde öğrencileri dinler.
•Duygu ve düşüncelerini öğrenciyle paylaşır.
•İstenmeyen davranışlar hakkında kesin yargı belirtir.

Pazarlık Yaklaşımı

“Her şeyin bir bedeli vardır.” temeline dayanır. Öğrenci istenmeyen davranışının sorumluluğunu almak ve sonucuna katlanmak zorundadır. “Ne yapıyorsun?”, “Bu konuda kural neydi?” diyerek; kuralların yeniden hatırlatılmasını sağlayıp, öğrenci istenen davranışa yönlendirilir.

Davranışların Düzeltilmesi Yaklaşımı
Davranışların kontrol altına alınmasının doğuracağı olumlu ve olumsuz sonuçların önemine dikkat çekilir. İstenmeyen davranışların oluşmasına göre farklı stratejiler kullanılmalıdır. Önce sorun davranışı gözlemlemeli, uygun pekiştireç verilmelidir. Sonra istenmeyen davranışa yönelerek, gördüklerini sayısal olarak belirtmelidir.

Eurovision 2011 Türkiye


Eurovision 2011 Yüksek Sadakat - Live it Up (Türkiye)



Eurovision 2011 Yüksek Sadakat - Live it Up (Turkey)

2012 YGS Soru Kitapçığı ve Cevap Anahtarı


2011-YGS
SORU KİTAPÇIĞI VE CEVAP ANAHTARI
SINAV TARİHİ: 27.03.2011

27 Mart 2011 Pazar

YGS 2011 Soruları ve Çözümleri Türkçe


YGS 2011 Soruları ve cevaplarının çözümü - Türkçe
Not: Türkçe çözümleri 2:15:15 de başlıyor.

Watch live streaming video from trtkurumsal at livestream.com

Marmara Bölgesi Özellikleri Hakkında Genel Bilgiler


Antik çağ marmara bölgesi özellikleri,il çağ marmara bölgesi genel özellikleri,marmara bölgesi akarsuları,marmara bölgesi bilinilmesi gerekilen herşey,marmara bölgesi bitki örtüsü nelerdir,marmara bölgesi
Marmara Bölgesi Konumu ve Sınırları
Türkiye’nin kuzeybatısını oluşturur. ismini Marmara Denizi’nden almıştır. Avrupa kıtasındaki topraklarımızın tamamı bölge sınırları içindedir. Bölge doğuda Adapazarı ovası ile Bilecik’in doğusuna kadar uzanır. Bölgenin güney sınırı Kazdağı’ndan başlayarak Balıkesir ovasını içine alır ve Uludağ’ın güneyinden geçer. Çanakkale açıklarındaki Gökçeada ve Bozcaada bölgede bulunur. Bölge ülkemiz yüzölçümünün %8,5′ine sahiptir. Yüzölçümün büyüklüğü bakımından bölgeler arasında altıncı sıradadır.
Bölgenin bölümleri Çatalca – Kocaeli, Ergene, Yıldız Dağları ve Güney Marmara’dır.

Marmara Bölgesi Yeryüzü şekilleri
Türkiye’nin ortalama yükseltisi en az olan bölgesidir. En önemli yükseltilerini kuzeyde Yıldız Dağları, güneyde Samanlı Dağları ile Uludağ oluşturur. Uludağ 2543 m. ile bölgenin en yüksek yeridir.
Bölgede alçak, tepelik alanlar ile dalgalı düzlükler geniş yer kaplar. En önemli ovaları, Ergene, Adapazarı, Bursa, Karacabey, inegöl, Pamukova, Gönen ve Balıkesir ovalarıdır.
Meriç, Ergene, Sakarya ve Susurluk bölgenin en büyük akarsularıdır. Bölgenin ortalama yükseltisi az olduğu için akarsuların enerji potansiyelleri düşüktür.
Manyas, Ulubat, iznik, Sapanca, Büyük ve Küçük Çekmece ile Durusu (Terkos) bölgede yer alan göllerdir. Kuzey Anadolu fay hattının bir kısmı bu bölgeden geçer.
Marmara Bölgesi iklim Koşulları Şartları Nelerdir:
Marmara Bölgesi’nde Akdeniz, Karadeniz ve karasal iklim özelliklerinin hepsi görülür. Bölge yılda ortalama 500 – 700 mm. arasında yağış alır. Örneğin, istanbul 677 mm, Bursa 696 mm, Edirne 586 mm. yağış almaktadır.
Bölgedeki yıllık ortalama sıcaklık 13 – 15 °C’dir. istanbul’da, en sıcak ay ortalaması 23,2 °C iken, en soğuk ay ortalaması 5,6 °C dir. Güney Marmara Bölümü’nün dağlık iç kısımlarında ve Ergene Havzası’nda karasal iklim koşulları etkili iken, Karadeniz kıyı şeridinde Karadeniz iklimi görülür. Marmara ve Ege Denizi çevresindeki 300 – 400 m. yüksekliğe kadar olan alanlarda ise Akdeniz geçiş iklimi etkilidir.
Marmara Bölgesi Bitki Örtüsü
Bölge, bitki örtüsü çeşitliliği açısından zengindir. Bu durum, bölgedeki iklim çeşitliliğinin fazla olmasından kaynaklanır. Ergene Havzası’nın karakteristik bitki örtüsü, ormanların tahrip edilmesi ile oluşmuş antropojen bozkırdır. Yıldız Dağları’nın Karadeniz’e bakan yamaçları ile Koru ve Işık dağlarında ormanlar yer alır. Marmara ve Ege Denizi çevresinde, Akdeniz ikliminin etkisi ile 300 – 400 m. yüksekliğe kadar maki toplulukları bulunur. Güney Marmara’nın yüksek kesimlerinde ise, iğne yapraklı ormanlar yer alır. Bölge, Türkiye ormanlarının % 13′ünü kaplayarak bölgeler arasında dördüncü sırada bulunur.
Marmara Bölgesi Toprak Şekilleri
Trakya’nın kuzeyinde, Kocaeli Yarımadası’nda, Güney Marmara’nın doğusu ve güneyinde, asitli, koyu renkli ve organik madde bakımından zengin topraklar bulunur. Ergene çayı havzası ile Güney Marmara Bölümü’ndeki ovalarda vertisol topraklar, Trakya’nın batısı Gelibolu ve Biga Yarımadası çevresinde ise rendzina adı verilen kireçli topraklar yer alır.
Marmara Bölgesi Nüfus ve Yerleşme
Nüfus ve nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu bölgedir. Türkiye’nin toplam nüfusununun yaklaşık % 20 sinden fazlası bu bölgede yaşar. 1997 nüfus sayımına göre bölge nüfusu 15,9 milyon, nüfus yoğunluğu km2 ye 236 kişidir.
Bölgede şehir nüfusu fazla iken, kır nüfusu oldukça azdır. Diğer bölgelerden göç aldığından nüfusu sürekli olarak artmaktadır.
Marmara Bölgesi Ekonomik Özellikleri
Marmara Bölgesi, bölge yüzölçümüne göre tarım alanları oranının en fazla olduğu bölgemizdir. Bölge, Türkiye ayçiçeği ve pirinç üretiminde birincidir. Zeytin, tütün, şekerpancarı, üzüm, mısır ve buğday tarımı yapılan diğer ürünlerdir.
Marmara, ahır ve kümes hayvancılığının en fazla geliştiği bölgemizdir. Bu durum, bölgede başta tüketici nüfusun fazlalığı ve pazarlama sorununun çözülmüş olması ile ilgilidir. Yine Marmara, Türkiye’de ipekböcekçiliğinin en fazla yapıldığı bölgedir.
Marmara Bölgesi YERALTI ZENGİNLİKLERİ:
Bor: Susurluk, Bigadiç- Balıkesir (Türkiye’de 1.), Volfram (Tungsten):Uludağ-Bursa, Demirköy-Kırklareli
(Türkiye’de 1.), Mermer: Güney Marmara, Linyit: Bölgenin genelinde, Barit: Lapseki-Çanakkale,
Doğalgaz: Kırklareli, Demir: Kocaeli ve Sakarya, Manyezit-Magnezyum: Bilecik, Krom: Bursa,
Kurşun-Çinko: Balıkesir ve Çanakkale, Seramik Kili: İstanbul ve Çanakkale
Marmara Bölgesi ENDÜSTRİ:
Bölge ekonomisi gelişmiştir. Milli gelirimizin %20’si bu bölgeden karşılanır. Sanayi işçilerimizin yarısı burada çalışır ve sanayi ürünlerinin 1/3’ü bu bölgeden karşılanır. Ulaşımını kolay olması, hammadde teminin kolay olması, Hinterlandının geniş olması, işgücünün fazla olması, tüketici nüfusunun fazla olması ve pazarlama kolaylığı gibi sebeplerle sanayisi gelişmiştir. Enerji üretimi en az olan bölge olmasına rağmen enerji tüketiminde ilk sıradadır. Türkiye’nin en büyük sanayi kuşağı olan İstanbul-Kocaeli-Adapazarı bu bölgede yer alır. Bursa başka bir sanayi ilidir. İstanbul en işlek ve gelişmiş limanımız olarak en büyük ithalat limanımızdır.
İzmit’te İpraş Petrol Rafinerimiz bulunmaktadır. Ambarlı-İstanbul’da Doğalgaz ve Fuel Oil, Bursa ve Hamitabat’ta Doğalgaz, Kırklareli ve Orhaneli’nde termik santraller vardır.
Bursa’da dokumacılık, otomotiv ve konserve sanayisi vardır. İzmit’te ise kağıt, petro-kimya ve İpraş Rafinerisi vardır.
Bölge, bor mineralleri çıkarımında Türkiye’de birincidir. Mermer, linyit, barit, volfram ve doğal gaz bölgede çıkarılan diğer yeraltı zenginlikleridir. Endüstrinin en çok geliştiği bölgedir. Türkiye’deki endüstri kuruluşlarının % 75′i bu bölgededir. Makine, kimya, ilaç, dokuma, tekstil ve gıda gibi hemen her tür endüstri kuruluşunu Marmara Bölgesi’nde görmek mümkündür.
Marmara, Türkiye’de iç ve dış ticaretin en fazla geliştiği bölgedir. Bölge ticaretinin gelişmesinde, tarım ve endüstrinin çok gelişmiş olması ile ulaşım ağının çok sık ve kolay olmasının da rolü vardır. Marmara Bölgesi, turizm potansiyellerinin hemen hepsine sahiptir. Dolayısı ile turizm gelirlerinin en çok olduğu bölgemizdir.
Türkiye’de Marmara Bölgesi
En fazla toplam nüfus,
En fazla nüfus yoğunluğu,
En fazla şehirleşme oranı,
En fazla okur-yazar oranı,
En fazla sağlık hizmetleri,
En fazla enerji tüketimi,
En fazla sanayi işçisi,
En fazla ekili dikili arazi,
En fazla ayçiçeği üretimi,
En fazla ipek böcekçiliği,
En fazla kümes hayvancılığı,
En fazla nüfusa sahip şehir,
En fazla pirinç üretimi,
En fazla ortalama yükselti,
En az izdüşüm alanı,
En çok bor mineralleri çıkarılan yer,
En çeşitli iklim,
En az kır nüfusu,
En az izohips sayısı,
En çeşitli tarım ürünü Marmara bölgesindedir


YGS 2011 Soruları ve Çözümleri Sosyal Bilgiler


YGS 2011 Soruları ve cevaplarının çözümü
Sosyal Bilgiler


Watch live streaming video from trtkurumsal at livestream.com

YGS 2011 Soruları ve Çözümleri Fen Bilimleri


YGS 2011 Soruları ve cevaplarının çözümü
Fen Bilimleri


trtkurumsal on livestream.com. Broadcast Live Free

YGS 2011 Soruları ve Çözümleri Temel Matematik


YGS 2011 Soruları ve cevaplarının çözümü
Temel Matematik



27 Mart 2011 tarihinde resmi olarak 1.711.254 gencin katıldığı 2011 YGS'nin soruları ve çözümleri, bu sene ilk olarak çok özel bir canlı yayınla sadece TRT 1’de yayınlanmıştır. Soru çözümlerini Sınıf 2010 öğretmenleri gerçekleştirmiştir.

Saatlerinizi 1 Saat İleri Almayı Unutmayın!


Saatlerinizi 1 Saat İleri Almayı Unutmayın!

Bu yıl yaz saati uygulaması, Pazar günü yapılacak Yükseköğretim Giriş Sınavı'na girecek olan öğrencileri aksaklıklardan koruma amacıyla bir gün geç başlatılıyor.

Yarın 28.3.2011 Pazartesi Okula gidecek Öğretmen ve Öğrenciler bu gece saatlerinizin 1 saat ileri alınacağını unutmayın.
"Yaz saati (ileri saat) uygulaması, çalışma saatlerinin günün güneşli bölümüne alınması suretiyle, gün ışığından daha fazla yararlanılması, elektrik enerjisinin aydınlatmada kullanılan bölümünden tasarruf sağlanması amacını taşıyor. Ayrıca yaz saati uygulamasıyla, akşam saatlerinde en yüksek değerine ulaşan enerji talebinin (puant gücü) azaltılması hedefleniyor."

5. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi


Yazılı Sınavlar
1. dönem 1. yazılı sınav
1. dönem 1. yazılı sınav (kaynaştırma öğrencisi için)
1. dönem 2. yazılı sınav
1. dönem 2. yazılı sınav (kaynaştırma öğrencisi için)
2. dönem 1. yazılı sınav
2. dönem 1. yazılı sınav
2. dönem 1. yazılı sınav

Cami Görselleri, Şablonları İçin Tıklayınız

5. Sınıf Matematik


5. sınıf, matemaitk konu anlatımı, ders notları, konu özetleri, çalaışma yaprakları, yazılı sınavlar

5. Sınıf Matematik Konu Anlatımları, Ders Notları
1. Dönem 1. Ünite Çokgenler Konu Anlatımı
5. Sınıf, Ölçü Birimleri Genel Konu Anlatımı (Uzunluk, ağırlık, sıvı)

5. Sınıf Matematik Çalışma Sayfaları
5. Sınıf, Zamanı Ölçme Konusu Çalışma Yaprağı
5. Sınıf, Zamanı Ölçme Konusu Örüntü Problemleri Testi Çalışma Sayfası
5. Sınıf, Bölme İşlemi Alıştırmaları Çalışma Sayfası 
5. Sınıf, Oran Orantı İle İlgili Problemler ve Cevapları Çalışma Sayfası
5. Sınıf, Kesirlerle İlgili Problemler ve Cevapları Çalışma Sayfası
5. Sınıf, Kesirlerle İlgili Problemler ve Cevapları Çalışma Sayfası 2 
5. Sınıf, Kesirlerde Toplama ve Çıkarma Problemleri ve Cevapları, Çalışma Sayfası
5. Sınıf, Kesirlerde Bölme İşlemi Problemleri, Ek Pekiştirme Çalışmaları 
5. Sınıf, Sıvıları Ölçelim Konusu, Birim Dönüştürme Alıştırmaları
5. Sınıf, Sıvıları Ölçme ile İlgili Problemler ve Cevapları Çalışma Sayfası
5. Sınıf, Uzunlukları Ölçme ile İlgili Problemler ve Cevapları, Çalışma Sayfası

5. Sınıf Matematik Yazılı Sınavları
1. dönem 3. yazılı sınav 
2. dönem 1. yazılı sınav
2. dönem 2. yazılı sınav
2. dönem 1. yazılı sınav
2. dönem 1. yazılı sınav
2. dönem 3. yazılı sınav

4. Sınıf Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi


2. dönem 1. yazılı sınav
2. dönem 1. yazılı sınav

1. Ünite: Günlük Hayattaki Dinî İfadeler Tema Özeti

YGS (Yükseköğretime Geçiş Sınavı) sona erdi


YGS (Yükseköğretime Geçiş Sınavı) sona erdi, Sınavın değerlendirmesi, taban puan
Üniversiteye girişte ilk aşama sınavı olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS), saat 12.40'da sona erdi.
YGS, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezince (ÖSYM), Türkiye'de tüm il ve bazı ilçeler ile KKTC'nin başkenti Lefkoşa olmak üzere toplam 160 sınav merkezinde, 5 bin 727 sınav binasında, 89 bin 283 sınav salonunda gerçekleştirildi. Sınavda, 1 milyon 692 bin 345 aday ter döktü. Sınav saat 10.00'da başladı ve tek oturumda 160 dakika sürdü.
Sınavın yapılacağı yerlere sabah erken saatlerden itibaren gelen adaylar, salonlara alınıncaya kadar aileleriyle ve yakınlarıyla vakit geçirdi. Adaylar daha sonra kimlik ve güvenlik kontrolleri yapılarak salonlara alınmaya başlandı.
Çanta, cep telefonu, saat, kablosuz iletişim sağlayan bluetooth gibi cihazlar; kulaklık, kolye, küpe, yüzük, bilezik, broş, metal para gibi metal içerikli eşyalar; her türlü elektronik/mekanik cihaz, çağrı cihazı, telsiz, fotoğraf makinesi, cep bilgisayarı, saat, sözlük işlevi olan elektronik aygıt, hesap makinesi gibi her türlü bilgisayar özelliği bulunan cihazlar, silah ve benzeri teçhizat; kalem, silgi, kalemtıraş, müsvedde kağıdı, defter, kitap, sözlük, pergel, açıölçer, cetvel gibi araçlar yasak olduğu için adaylarda bu araç gereçler bulunup bulunmadığı kontrol edildi. Güvenlik önlemleri açısından adayların alyansları ve ''piercing''leri de çıkarttırıldı.
Sınav salonlarına 2011-YGS Sınav Giriş Belgeleri ile nüfus cüzdanları kontrol edilerek alınan adaylar, sıra numaralarının bulunduğu yerlere oturtuldu.
Adaylara, sınavda kullanılacak kalem, silgi, kalemtıraş, saat gibi gereçler, şekerleme ve peçete ile sınav evrakının olduğu poşetler dağıtıldı. Salondaki görevliler de ilk iş olarak adayların tek tek kimlik kontrollerini yaptı. Kimlik kontrolleri ve yerleştirme işlemlerinin ardından salon başkanı sınavda uyulacak kuralları adaylara hatırlattı.
Adaylar daha sonra soru kitapçığı ile cevap kağıdının olduğu poşetleri açarak, cevap kağıdında istenilen bilgileri doldurdu. YGS'de ilk kez, ''adaya özel soru kitapçığı ve fotoğrafının bulunduğu cevap kağıdı'' güvenlik önlemleri çerçevesinde poşetler içinde verildi. Poşetler sınav başladığında adaylar tarafından açıldı. Adaya özel soru kitapçığında, sorular ve cevap şıkları kopyanın önlenmesi açısından farklı sıralarda yer aldı.
YGS, saat 10.00'da başladı. Sınavda adaylara, Türkçe, Sosyal Bilimler, Temel Matematik ve Fen Bilimleri testlerinin her birinden 40'ar soru yöneltildi. Sınav 160 dakika sürdü.
Güvenlik önlemleri çerçevesinde ÖSYM, bazı salonlarında sınavı kamera ile kayıt altına aldı.

-SINAVIN DEĞERLENDİRİLMESİ-

YGS'de uygulanan testlere verilen cevaplar, her test için ayrı ayrı değerlendirmeye alınacak.
YGS'nin değerlendirilmesi sonucunda her bir aday için YGS-1, YGS-2, YGS-3, YGS-4, YGS-5 ve YGS-6 olmak üzere, altı ayrı puan türü oluşturulacak.
Sınavda 140-180 arası puan alan adaylar, sadece meslek yüksekokulu ön lisans programları ile açıköğretim programlarını tercih edebilecek. YGS puanlarının en az biri 180 olan adaylar LYS'ye girmeye hak kazanabilecekler.
Sınavda 180 ve üzeri puan alanlar, hem meslek yüksekokulu ön lisans programları ile açık öğretim programlarını hem de YGS puanı ile öğrenci alan lisans programlarını tercih edebilecek.
Özel yetenek sınavıyla öğrenci alan yükseköğretim programlarına başvurabilmek için ise YGS puanlarından en az birinin 140 ve üzeri olması gerekecek.

25 Mart 2011 Cuma

28 Mart - 3 Nisan Kütüphane Haftası


28 Mart - 3 Nisan, Kütüphane Haftası, ilköğretim,Millî Eğitim Bakanlığı



Millî Eğitim Bakanlığı, Mart ayının son pazartesi günü başlayan haftanın Kütüphane Haftası olarak değerlendirilmesini kararlaştırmıştır. Hafta süresince kütüphanenin önemi anlatılır. Kütüphaneciliğin sorunları kamu oyuna duyurulur. Halk, kütüphanelerin gelişmesi için bilinçlendirilir. Okullarımızda kütüphanenin yararlarından söz edilir. Kütüphanelerde uyulması gerekli kurallar öğretilir.



Kütüphaneler eski çağlardan beri insanlığın hizmetindedir. Eldeki bilgilere göre ilk kütüphane, Asurlular zamanında kurulmuştur. Osmanlı imparatorluğu döneminde de kitaba ve kütüphaneye önem verilirdi. O dönemden zamanımıza kadar gelen büyük kütüphaneler vardır.

Yurdumuzun belli başlı büyük kütüphaneleri şunlardır : İstanbul�da Süleymaniye ve Beyazıt Devlet Kütüphaneleri. Ankara'da Millî Kütüphane, Millet Meclisi Kütüphanesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Kütüphaneleridir. Bunlardan Millî Kütüphane, 15 Nisan 1946 tarihinde kuruldu. Açılış tarihinde içinde iki kitap bulunan bu kütüphanemizde bugün 620 bin kitap vardır. Kütüphanelerimizdeki kitap sayısı yaklaşık 6 milyon kadardır.

Kütüphanelerde, kitapların korunması, kitapların sınıflandırılması ve okuyucuya kitap verilmesi için uzman memurlar bulunur. Bu memurlara kütüphaneci denir. Kütüphanecilik özel bir eğitimi ve öğretimi gerektiren bir meslektir. Bu amaçla üniversitelerimizde kütüphanecilik bölümleri açılmıştır. Bu bölümlerde öğrenimlerini tamamlayanlar kütüphanelerde görev yaparlar.

Yaşadığımız yüzyıl bilgi, ilerleme dönemidir. Kitaplar bilime giden yoldur. Çağımızın buluşlarını kitap, dergi gazete gibi yayın organlarından izleriz. Okuduğumuz kitaplar, dergiler, gazeteler bilgilerimizi artırır. Bizi dünyadaki gelişmelerden, değişmelerden haberdar eder. Kitaplar sevgili dostlarımızdır. Kitaplıklar, kütüphaneler kitapların bir arada bulunduğu yerlerdir.

Bulunduğumuz yerdeki kütüphanelerden yararlanalım. Kütüphanelerin zenginleşmesi için kitap armağan edelim. Kitapların korunduğu, yerleştirildiği kitaplığı, kütüphaneyi temiz tutalım. Okuma salonlarında kimseyi rahatsız etmeyelim.


Kütüphane Haftası İle İlgili Öğrencilerimin Hazırladığı Afiş Çalışmaları :)












YGS için geri sayım başladı


YGS, Türkiye'de tüm il ve bazı ilçe merkezleri ile KKTC'nin başkenti Lefkoşa'da, 160 sınav merkezindeki 5 bin 727 sınav binasında, 89 bin 283 sınav salonunda gerçekleştirilecek. Sınav, 1 milyon 692 bin 345 aday katılacak.

Sınav, saat 10.00'da başlayacak ve tek oturumda 160 dakika sürecek.

Kimlik ve güvenlik kontrolleri ile salona giriş işlemlerinin zamanında yapılabilmesi için, adayların sınava girecekleri binanın kapısında en geç saat 09.00'da hazır bulunmaları gerekiyor.

24 Mart 2011 Perşembe

2011-TUS İlkbahar Dönemi sınavına 6 Nisana kadar başvuru yapılacak


2011- Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (TUS) İlkbahar Dönemi: Başvurular
Tıpta uzmanlık eğitimi görmek üzere Sağlık Bakanlığı eğitim hastanelerine, üniversitelerin tıp fakültelerine ve Gülhane Askeri Tıp Fakültesine alınacak adaylar için "2011-Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (TUS) İlkbahar Dönemi", Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı (ÖSYM) tarafından, 15 Mayıs 2011 tarihinde Ankara'da yapılacaktır.
2011-TUS İlkbahar Dönemi Sınavı, Tıpta Uzmanlık Kurulunun uygun görüşleriyle, 15 Mayıs 2011 tarihinde iki oturumda tamamlanacaktır. Sınavın sabah oturumunda Yabancı Dil Sınavı, öğleden sonraki oturumunda Bilim Sınavı yapılacaktır.
Sınava başvurular, 28 Mart-6 Nisan 2011 tarihleri arasında olacaktır.
Başvurular elektronik ortamda yapılacaktır. Son iki yıl içinde ÖSYM tarafından yapılan herhangi bir sınava Başvuru Merkezi aracılığıyla başvurmuş olan adaylar başvurularını isterlerse bireysel olarak internet aracılığıyla, isterlerse bir Başvuru Merkezi aracılığıyla yapabileceklerdir. Diğer adaylar başvurularını başvuru merkezleri aracılığıyla yapacaklardır. Başvuruda 3,00 TL olan Başvuru Hizmeti Ücreti de adaylar tarafından ödenecektir. Başvuru merkezleri ÖSYM'nin http://www.osym.gov.tr internet adresinden duyurulacaktır. Sınav ücreti başvuru işleminden önce ilgili bankaya yatırılmalıdır.
Bu sınava başvurma, sınavın uygulanması ve değerlendirilmesi ile yerleştirme işlemlerine ilişkin bilgiler, 2011-TUS İlkbahar Dönemi Kılavuzu'nda yer alacaktır. Adaylar, Kılavuz ile Aday Bilgi Formuna başvuru süresi içinde ÖSYM’nin http://www.osym.gov.tr internet adresinden ulaşabilirler. Kılavuz dağıtımı ve satışı yapılmayacaktır.
Tıp fakültesi mezunları, tıp dışı meslek mensupları ve sınav tarihine kadar stajyerliğini tamamlamış teğmen, üsteğmen veya yüzbaşı rütbesindeki askeri sağlık personelinin yanı sıra, tıp fakültesi mezunu yabancı uyruklu adaylar da bu sınava başvurabilirler.
2011-TUS İlkbahar Dönemi ile ilgili ayrıntılı bilgi sınav kılavuzunda verilmektedir. Sınava başvuracak adayların kılavuzu dikkatle incelemeleri gerekmektedir.
Adaylara duyurulur.
ÖSYM BAŞKANLIĞI

YGS Öncesinde ÖSYM’den Sınav Uygulama Bilgilendirmesi


YGS Öncesinde ÖSYM’nin Çalışmaları ve Sınavın Uygulanması Hakkında Adayları ve Kamuoyunu Bilgilendirme

ÖSYM ortaöğretimden yükseköğretime geçmek durumunda olan öğrencilerin seçilmesi ve yerleştirilmesini sağlamak amacı ile 1974 yılında ÜSYM olarak kurulmuş daha sonra 1981 yılında ise Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi adını almıştır. Zaman içerisinde diğer kurumların mevzuatları gereği kendisine yeni sorumluluklar yüklenmiş ve adında öğrenci seçme ve yerleştirme olmasına rağmen gerçekte ölçme, seçme ve yerleştirme faaliyetlerini yürütmüştür. 3 Mart 2011 tarihli ve 6114 sayılı Kanun’la bu yapısı yasallaştırılmış ve kurum Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı adını almıştır.

Şu an itibari ile her yıl, 153 sınav merkezinde (Türkiye, KKTC ve Kırgızistan’da), 120.000 civarı sınav salonunda, 40 sınavda, 5.000.000’dan fazla aday sınava alınarak, bilgileri ölçülmekte ve yerleştirme işlemleri gerçekleştirilmektedir. Hem sürekli yapılan KPSS, KPDS, üniversiteye giriş sınavları gibi sınavlar yapılmakta hem de Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Üniversiteler vb. gibi kurumlar ile protokoller imzalanarak onların ihtiyaçları doğrultusunda personel ölçme, seçme ve yerleştirme işlemleri yürütülmektedir.
Ölçme ve seçme çalışmaları sadece basit bir sınav yapmaktan ibaret görülmemelidir. Her sınav için en az 3 aylık bir ön çalışma ve sınav sonrasında da yine 3 ay kadar bir süre sınav sonrası gereken hizmetler verilmektedir.
Temel amaç; yurt içinde ve yurt dışında hak ve adalet ölçüsüne göre sınav yapan, bilimsel yöntemler ışığında ölçme, değerlendirme ve yerleştirme çalışmalarını yürüten şeffaf bir kurum oluşturmaktır. Bunu gerçekleştirebilmek için %100 güvenli ve güvenilir, kriptolu ve e-imza ile çalışan, sınav oluşturma aşamasından değerlendirme aşamasına kadar sürecin tamamını otomatik olarak gerçekleştiren, yapılan her işlemi silinemez ve değiştirilemez biçimde mutlaka kaydeden, uluslararası bilgi güvenliği standartlarına sahip bir kurum oluşturmak için büyük bir özveri ile çalışılmaktadır. Böyle bir kurum oluşturmanın çok zor olduğunun bilinciyle, başta sınav güvenliği olmak üzere bir dizi yeni uygulamalar başlatılmıştır. Teknolojinin sağlayacağı en yüksek olanaklar, yasal çerçeve içinde kalmak koşulu ile uygulamaya konulmaya başlanmıştır. Her geçen gün yeni sistemler ve mekanizmalar ile bu kapsamdaki çalışmalar genişletilerek, sınav adaleti sağlanmaya çalışılmaktadır.
Değişen dünya koşulları ile uyumlu, çok esnek ve hızlı karar verme mekanizmaları ile donatılmış, çalışanların entellektüel sermayelerini kurumsal entellektüel sermayeye dönüştürme becerisi yüksek bir kurum oluşturmak için yoğun gayret gösterilmektedir.
ÖSYM’nin yeniden yapılanması sürecinde, bir yandan ÖSYM’nin toplumsal ve yasal sorumluluklarını yerine getirilmesine çalışılmakta diğer yandan da kurumun kendisini yenileyerek teknolojik olanaklar ile donatılmasına devam edilmektedir.
Bu yeniden yapılanma sürecinde, sınav güvenliği başta olmak üzere birçok alanda uygulamalar başlatılmıştır. Genel olarak çalışmalar 3 alanda yoğunlaşarak devam etmektedir:
Bunlardan birincisi ÖSYM’nin teknolojik alt yapısını iyileştirmektir. Bu kapsamda kurum içerisinde bağımsız çalışan bilişim sistemlerini bütünleşik bir yapıya kavuşturmak için çalışmalar yapılmaktadır. Bireyden bağımsız çalışan bilişim sistemleri geliştirilmekte ve uygulamaya alınmaktadır. Şu an için ÖSYM’de bilişim sistemlerinde her yapılan işin silinemez bir şekilde kaydedildiği bir yapı oluşturulmuştur. Bu yöndeki çalışmalar daha yoğun olarak devam edecektir. ÖSYM’de bilişim sistemlerine kontrollü erişim mekanizmaları hayata geçirilmiştir. Bu kapsamda sınavların kamera ile izlenmesi ve elektronik yoklama yapılması yönünde de örnek uygulamalar gerçekleştirilmiştir. Bu uygulamaların zamanla tüm sınavlara yaygınlaştırılması planlanmaktadır. Donanımların yenilenmesi çalışmaları da hızla devam etmektedir. Parmak izi ile sınav yapılması, e-imza uygulamaları, elektronik sınav uygulamaları vb. birçok uygulama için ise alt yapı oluşturulması ve örnek uygulamaların gerçekleştirilmesi çalışmaları devam etmektedir. Uygun olan her türlü teknolojik olanak sınav güvenliğini sağlamak amacı ile uygulamaya konulacaktır.
Çalışmaların ikinci odağını ise yönetim süreçlerinin tasarlanması oluşturmaktır. Bunların en başında kurumsal kimlik çalışmaları gelmektedir. ÖSYM’de her türlü çalışmanın uluslararası standartlarda gerçekleştirilmesi hedeflenmektedir. Sınav güvenliği en önemli konu olduğundan bu kapsamda öncelikli olarak ÖSYM içerisinde ve basım alanında ‘güvenlikli bölgeler’ uygulaması başlatılmıştır. Dış dünya ile bağlantısı tamamen kesilmiş, elektronik iletişim araçlarının ve ilgili personel dışında hiç kimsenin giremediği bu bölgelerde çalışmalar tamamen kendisinden bilgi kopyalanamaz nitelikteki belirli bilgisayarlarda yapıldığı; kullananların, işlem yapanların bilgilerinin tutulduğu bir ortam oluşturulmuştur.
Yeniden yapılanma çalışmalarının üçüncüsü ise kurumun entellektüel yapısını güçlendirmektir. Kuruma alanında uzman, yeni bilgi ve teknoloji ile donatılmış personel alınması çalışmaları devam etmektedir. Yeni yasa ile uzmanlığa dayalı bir personel rejimi oluşturulması sağlanmıştır. ÖSYM kadrolu personelinin yanında, sahada 350.000 görevli ile sınav hizmeti vermektedir. Sınav bilincinin oluşturulması için kurum içi ve dışında tüm paydaşların eğitilmesi yönünde çalışmalar yürütülmektedir. Bu yolla sınav uygulama eğitimi almış olan herkese ‘ÖSYM Sınav Görevlisi Kimlik Kartı’nın çıkartılması sağlanacak ve tüm bilgileri kart üzerinden takip edilecektir. Sınav güvenliği bilinci yaygınlaştırılarak, kişiye özgü bilgilerin kişiye özgü kalması sağlanmakta, her türlü işlem internet ortamında kişinin kendi şifresi ile ulaşabileceği şekilde gerçekleştirilmektedir.
Tüm bu çalışmalar ışığında 27 Mart 2011 tarihinde yapılacak 2011-YGS hazırlıkları tamamlanmıştır. Saat 10.00’da başlayacak olan sınavda adayların dikkat etmeleri gereken hususlar aşağıda özetlenmiştir:
Adayların sınava gelirken Sınava Giriş Belgesi ile birlikte nüfus cüzdanı veya pasaportunu yanlarında bulundurmaları gerekmektedir. Bunların dışındaki hiçbir kimlik belgesiyle sınava girilmesi mümkün değildir. Nüfus Cüzdanı fotoğraflı ve TC Kimlik Numarası yazılı olmalıdır. Üzerinde fotoğraf veya T.C. Kimlik Numarası bulunmayan nüfus cüzdanları kabul edilmeyecektir.
Sınava Giriş Belgesi adayların adresine gönderilmeyecektir. Adaylar ÖSYM’nin internet adresinde bulunan Aday İşlemleri Sisteminden (http://ais.osym.gov.tr) kendi şifreleri ile bu belgelerini edineceklerdir. Belge renkli veya siyah beyaz olabilir.
Kimlik ve güvenlik kontrolleri ile salona giriş işlemlerinin zamanında yapılabilmesi için, adayların sınava girecekleri binanın kapısında en geç saat 09.00'da hazır bulunmaları gerekir.
Sınava cep telefonu kesinlikle getirilmemelidir. Çağrı cihazı, telsiz, fotoğraf makinesi vb. araçlarla; cep bilgisayarı, saat, her türlü bilgisayar özelliği bulunan cihazlarla; silah ve benzeri teçhizatla; müsvedde kâğıdı, defter, kitap, sözlük, sözlük işlevi olan elektronik aygıt, hesap cetveli, hesap makinesi, pergel, açıölçer, cetvel vb. araçlarla sınava girmek kesinlikle yasaktır. Sınava kalem, silgi, kalemtıraş, saat vb. araçla ve kulaklık, küpe, broş, takı gibi bir metal eşyayla girmek de kesinlikle yasaktır.
Sınav binasına girişte adayların üzeri emniyet görevlilerince elle ve dedektörle aranacağı için adayın yanında bozuk para, anahtar vb. metal eşya bulunmamalıdır. Sınav binalarında hiçbir eşya emanete alınmayacaktır.
Sınavda her adaya ÖSYM tarafından iki kalem, bir silgi ve bir kalemtıraştan oluşan bir kırtasiye seti ve şeker verilecektir. Bu nedenle adayın yanında yiyecek, içecek vb. tüketim malzemeleri getirmesi yasaktır. Ancak, şeffaf şişe içinde su getirilebilecektir.
Bu sınavda, Türkçeyi kullanma ve okuduklarını anlayıp yorumlayabilme gücünü ölçen 40, sosyal bilimlerdeki temel kavram ve ilkelerle düşünebilmeye dayalı 40, matematiksel ilişkilerden yararlanabilme gücünü ölçen 40 ve fen bilimlerindeki temel kavram ve ilkelerle düşünebilmeyle ilgili 40 olmak üzere toplam 160 soru vardır. Sınav için verilen toplam cevaplama süresi 160 dakikadır.
Sınavda soru kitapçıkları her bir aday için özel olarak hazırlanmıştır. Bu nedenle her adayın kullandığı soru kitapçığının cevap anahtarı da farklı olacaktır. Sorular aynı olmakla birlikte soru kitapçıklarının her birinde soruların ve seçeneklerinin yeri değişiktir.
Sınavda her adaya özel olarak hazırlanmış soru kitapçığı ve cevap kâğıdı kapalı bir sınav poşeti içinde verilecektir. Aday ilk olarak bu poşetin kapalı ve kendine ait olup olmadığını kontrol etmelidir.
Adaya verilen sınav poşetinin kapalı olmaması ya da yanlış sınav poşeti verilmesi durumunda aday bunu salon başkanına bildirerek kendisine açılmamış yeni bir sınav poşeti verilmesini sağlamalıdır. Bu durumda adaya verilen yeni sınav evrakında adaya ait bilgiler bulunmayacağından bu bilgileri adayın mutlaka kendisinin yazması ve kodlaması gerekecektir.
Soru kitapçığının üzerinde adayın adı, soyadı, T.C. Kimlik Numarası, sınav salon numarası bilgileri ile fotoğrafı bulunmaktadır. Aday poşeti açmadan önce üzerindeki bilgilerin kendisine ait olup olmadığını kontrol etmelidir. Bu bilgiler ya da basılı olan fotoğraf kendisine ait değilse bu durumu salon başkanına bildirmelidir. Başka bir aday adına düzenlenmiş sınav evrakını kullanmamalıdır.
Soru kitapçığının üzerinde soru kitapçığı numarası bulunmaktadır. Adayın sınavının değerlendirilebilmesi için bu numaranın cevap kâğıdı üzerindeki numarayla aynı olması gerekmektedir. Bu numaraların aynı olup olmadığı dikkatle kontrol edilmelidir. Bir uyuşmazlık varsa soru kitapçığı ve cevap kâğıdının birlikte takım olarak değiştirilmesi talep edilmelidir. Soru kitapçığının üzerindeki soru kitapçığı numarası cevap kâğıdındaki “SORU KİTAPÇIK NUMARASI” alanına kodlanmalıdır. Bu kodlama cevap kâğıdına yapılmadığında ya da yanlış yapıldığında, soru kitapçığı numarasıyla cevap kâğıdı üzerindeki numara birbiriyle uyuşmadığında adayın sınavının değerlendirilemeyeceği unutulmamalıdır.
Sınav başladıktan sonra ilk 120 ve son 15 dakika içinde adayın sınav salonundan çıkmasına izin verilmez. Ancak, rahatsızlanma ya da salon düzenini bozma gibi nedenlerle bu süre içinde sınav salonundan dışarı çıkarılan aday bir daha sınav salonuna alınmaz ve ilk 120 dakika doluncaya kadar Bina Sınav Sorumlusunun gözetiminde binada tutulur.
Sınav sırasında tuvalete gitmek kesinlikle yasaktır.
Sınav sırasında adayın uyması gereken kurallar adaya okunacaktır. Bu kurallara ve görevlilerin tüm uyarılarına uyulmalıdır. Adayın sınavının geçerli sayılabilmesi her şeyden önce adayın sınav kurallarına uymasına bağlıdır.
Sınav salonunu terk eden aday her ne sebeple olursa olsun tekrar sınava alınmaz.
Sınav sırasında her testin cevapları cevap kâğıdındaki ilgili alana işaretlenmelidir.
Soru kitapçığı üzerinde yapılan işaretlemeleri cevap kâğıdınıza aktarmak için adaya ek süre verilmeyeceğinden adayın sınav süresini iyi değerlendirmesi gerekmektedir.
Aday sınav salonundan ayrılmadan önce soru kitapçığı ile cevap kâğıdını salon görevlilerine teslim etmelidir. Bunlardan birisinin olmaması durumunda adayın sınavı geçersiz olacaktır.
Adaylar isterlerse, salon görevlilerinin salona ait sınav evrakını toplayıp sıralamasını ve kapalı poşete koymasını izleyebileceklerdir.
Aday sınava gireceği binayı sınav gününden önce mutlaka gidip görmelidir.
Sınav sonuçları adayların adresine gönderilmeyecektir. Adaylar ÖSYM’nin internet adresinden kendi şifreleri ile sonuçlarını öğrenebileceklerdir.
BÜTÜN ADAYLARIMIZA BAŞARILAR DİLERİZ.
ÖSYM BAŞKANLIĞI

SBS ve PYBS'ye Başvuru Süreleri Uzatılmayacak


BASIN AÇIKLAMASI

Bilindiği üzere 2011 yılında Seviye Belirleme Sınavına 7'nci ve 8'inci sınıflar, Parasız Yatılılık ve Bursluluk Sınavına ise 5, 6, 7, 8, 9, 10 ve 11'inci sınıflarda öğrenim gören öğrenciler katılacaktır. Söz konusu Sınavlara müracaatlar 25 Mart 2011 Cuma günü sona erecektir.
Sınav giriş belgelerinin hazırlanması, sınav salonlarının tespit edilmesi, görevlendirilecek personelin yönlendirilmesi iş ve işlemleri belirli bir süre alacağından;
1- Sınavlara müracaatlar için ek bir süre verilmeyeceği,
2-Son müracaat tarihinin 25 Mart 2011 Cuma günü (yarın) biteceği göz önünde bulundurularak vatandaşlarımızın çocuklarının sınav müracaatlarında bulunmaları gerektiği,
kamuoyuna saygıyla duyurulur.

İlköğretim Genel Müdürlüğü

Sanal alışverişte Avrupa'da ilk üçteyiz


270.6 milyon internet kullanıcısı arasında yapılan araştırmaya göre Türk tüketicisi sanal alışverişte Avrupa'da ilk üçe girdi. Bir Türk internette alışveriş için ayda 73 dakika harcıyor. Bu süre İngiltere'de 84.1, Fransa'da 83.2, İsviçre'de ise 34.5 dakika
Türk perakende sektörünün devleri birbiri ardına e-ticaret siteleriyle cirolarını artırmaya odaklanırken, Avrupa'da yapılan bir araştırma firmaların bu çabalarında ne kadar haklı olduklarının ve bu işin kısa sürede kara dönüşeceğinin de açık bir göstergesi oldu. Dijital pazarı ölçümleyen comScore firmasının Avrupa'daki 270.6 milyon internet kullanıcısı arasında yaptığı araştırmaya göre, 2011'in ocak ayında perakende sitelerinde en fazla zaman harcayan ilk üç ülke arasına Türkiye de girdi. Türkiye 73 dakikayla İngiltere ve Fransa'yı takip etti.
İNGİLTERE İLK SIRADA
Avrupalı internet kullanıcılarının internette bulundukları süreyi perakende sitelerine ayırma oranı da yüzde 75'e ulaştı. Bu rakam geçen yıla göre yüzde 8.5 artmış durumda. Alışverişe en düşkün ülke ise İngiltere. Perakende sitelerinde bir ayda 84.1 dakika ile en fazla gezinen İngiliz tüketicileri, 83.2 dakikayla Fransa takip ediyor. Ziyaretçi rakamlarına bakıldığında ise pazarın en büyüğü 40.6 milyonluk ziyaretçi rakamıyla Almanya. Almanya'yı 36.6 milyonla Fransa, 34.6 milyonla İngiltere takip ediyor.
FİYAT HER ŞEYİN ÖNÜNDE
Avrupa'da 18 ülke arasında yapılan araştırmada perakende sitelerinde gezinme süreleri ise ortalamada 52.4 dakikaya çıkmış görünüyor. Sitelerden yapılan alışverişlerde ise fiyat karşılaştırmalı alışveriş yüzde 31.6 ile en fazla zaman harcanan kategori olurken bunu 28.4 ile tekstil, yüzde 27.1 ile tüketici elektroniği, yüzde 20.2 ile bilgisayar donanımı ve yüzde 15.9 ile bilgisayar yazılımı takip ediyor.
Sanal âlemde ticaret büyüdü
Dünya perakende devlerinin her fırsatta dile getirdiği internetten satış Türk perakendecilerinin de gündemine oturdu. Geçen yıl İpekyol'un sahibi Yalçın Ayaydın, günde 5 milyon adet ürün satan trendyol.com'a ortak oldu. Boyner'in sahibi Cem Boyner, e-ticaret için kurduğu Fırsat Elektronik adlı şirket ile internetten satışlara başladı. Vakko e-ticaret sitesi daybuyday.com ile outlet çadırını sanal âleme taşıdı. Kiğılı, Hotiç, Converse, Diesel gibi 17 marka bir araya gelerek e-ticaret sitesi kurdu.
35 milyon kullanıcı var
Bugün Türkiye'de 35 milyon internet kullanıcısı var. Türkiye bu sayı ile Avrupa'da 4'üncü sırada. 2010 yılı sonunda gerçekleşen e- ticaret hacmi ise 15 milyar lira. Firmalar kendi internet siteleri dışında ortak kurdukları sanal satış siteleri ile mağazada kaybettikleri kârları internetten kazanmanın peşine düştü
Sabah

Valilik’ten, 'Okul Gezilerinde Kurallara Uyun' Talimatı


Ankara Valiliği, ilk ve orta dereceli eğitim-öğretim kurumlarının eğitim amaçlı düzenlediği okul gezilerinde dikkat edilmesi gereken kuralları yayınlanan bir yazıyla duyurdu. Valilik, duyurduğu emirlere aksi davranış tespit edilenler hakkında yasal işlem yapılacağı uyarısında bulundu.
Ankara Valisi Alaaddin Yüksel imzasıyla ‘önemli’ ibaresiyle yayınlanan yazıda, il dışı gezilerde birinci kademe öğrencilerinin (5. sınıfa kadar olanlar) götürülüp götürülmeyeceğinin yöneticiler tarafından değerlendirilmesi ve gezi otobüslerinde çift şoför bulundurulması üzerinde durdu. Vali Yüksel, okul gezilerinde öğrenci velilerinin yazılı izin belgesinin mutlaka alınması gerektiğini, alınmayan izinler için hiçbir sebeple öğrencilerin götürülmemesinin altını çizdi. Yazıda, okul gezilerinin gece seyahatlerine izin verilmemesine de vurgu yapılırken, gezi otobüslerinde çift şoför bulundurulması, otobüs yaşı, teknik donanımların yeterliliği ve sigorta gibi hususlar ilgililer tarafından önceden ve mutlaka aranması gerektiği ifade edildi. Gezilerde 40 öğrenciye kadar bir yönetici ve en az bir gözetici öğretmen görevlendirilmesi ile talepleri halinde gezilerde gönüllü velilere görev verilmesi üzerinde duruldu. Vali Yüksel, Ankara’daki okulların eğitim amaçlı gezilerinde özellikle istiklâl ve bağımsızlığın yolunu açan Kurtuluş Savaşı’nın yapıldığı cephelerden Polatlı Duatepe, Afyon Kocatepe ve Çanakkale Şehitlikleri’nin öncelik verilmesi gerektiği ifade etti. Gezi programlarına Ankara’dan başlanılması ve çevre illerin de dahil edilmesinin işaret edildiği yazıda okul gezilerinde TÜRSAB onaylı işletme belgesi olan seyahat acentelerinin kullanılması istendi.

2011-ÖSYS YGS soruları ve cevapları Salı günü 13.00’te yayımlanacak


27 Mart 2011 Pazar günü yapılacak olan Yükseköğretime Geçiş Sınavının (YGS) soru ve cevapları, 29 Mart 2011 Salı günü saat 13.00’te ÖSYM’nin http://ygs2011-sorular.osym.gov.tr internet adresinden yayımlanacaktır.
2011-YGS’de kullanılan sorular, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında eser niteliğinde olup, telif hakları ÖSYM’ye aittir. ÖSYM’nin yazılı izni olmadan hiçbir şekilde çoğaltılamaz, dağıtılamaz ve yayınlanamaz.
2011-YGS soru ve cevapları, 27 Mart 2011 tarihinde sınav tamamlandıktan sonra sadece Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu tarafından yayınlanacaktır.
Ulusal ve yerel yazılı basın-yayın organları ise Merkezimizle yapacakları sözleşmeler çerçevesinde söz konusu sınava ait soru kitapçığı ve cevap anahtarını, sınavdan bir gün sonra (28 Mart 2011 tarihinde) olmak üzere yayınlayabileceklerdir. Bu kuruluşlara ilgili soru kitapçığı ve cevap anahtarı sınav bitiminden sonra aynı gün saat 16.00’da basılı olarak verilecektir. Yayınevleri soruların basım hakkını, 29 Mart 2011 Salı gününden itibaren Merkezimizle yapılacak sözleşme ile temin edebileceklerdir.
2011-YGS soru ve cevap anahtarını yukarıda belirtilen kurallara aykırı biçimde kullananlar veya internet sayfalarında kullanıma açanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.
Kamuoyunun bilgilerine sunulur.
ÖSYM BAŞKANLIĞI

Milli Eğitim'den Yabancı Dil Devrimi


Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), İngilizce öğretiminde yeni bir sisteme geçmeye hazırlanıyor. Bakanlık, İngiliz öğretmenler getirilmesinden, ''English cafe''ler açmaya kadar bir çok yeni uygulamayı hayata geçirecek.



''Yabancı Dil Öğretiminin Geliştirilmesi Projesi'' oluşturan Bakanlık, yurtdışından ana dili İngilizce olan öğretmenler getirilmesinden okullarda ''English cafe''ler açmaya, popüler çizgi filmlerin ve programların televizyonlarda altyazılı yayınlanmasından, okullara eğitim setleri dağıtmaya kadar okul öncesini de kapsayacak şekilde bir dizi yeni uygulamayı gelecek eğitim-öğretim yılından itibaren başlatacak.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmalarında zaman zaman dile getirdiği ''Türkiye'de yabancı dilin iyi öğretilemediği'' eleştirisi üzerine ve bu konuda verdiği talimatla MEB, ''Yabancı Dil Öğretiminin Geliştirilmesi Projesi' hazırladı. 5 yıl süreli ve yaklaşık 1,5 milyar TL'ye mal olacak proje, ulusal bir dil politikası oluşturulması ve bu çerçevede yapılması gerekenleri kapsıyor.

Projede, ''Yabancı dil mevzuatının yenilenmesi, yabancı dil eylem planı hazırlanması, okullarda İngilizce öğretiminde kullanılan program ve materyallerin standartlara uygun olarak yenilenmesi, yabancı dil öğretmeni istihdam kriterlerinin yeniden belirlenmesi, proje tamamlanıncaya kadar (4 yıl içinde) her yıl 10 bin olmak üzere toplam 40 bin anadili İngilizce olan yabancı İngilizce öğretmeni alınması, okullarda hafta sonu ve yaz tatillerinde yabancı ve Türk İngilizce öğretmenlerinin birlikte çalışacağı faaliyetler düzenlenmesi'' öngörülüyor.

Projenin en önemli unsurlarından birini ana dili İngilizce olan ülkelerden İngilizce öğretmenleri getirilmesi oluşturuyor. Bu öğretmenlerin İngilizce derslerine Türk öğretmenlerle birlikte girmesi, öğrenciler ve Türk öğretmenler için İngilizce konuşma sınıfları düzenlemeleri, İngilizce öğretimi için materyal ve etkinlikler geliştirmeleri, müfredat dışındaki İngilizce etkinliklerine yardımcı olmaları hedefleniyor.


Proje kapsamında okullarda ''English cafe''ler açılarak, yabancı ve Türk İngilizce öğretmenlerinin katılımıyla ders saatleri dışında da etkinlikler düzenlenmesi öngörülüyor.

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yabancı dil öğrenmenin önemine işaret ederek, Türkiye'de bu alanda yeni bir sistem geliştirmeyi hedeflediklerini belirtti. Öğrencilerin ilköğretimde ve ortaöğretimde yabancı dil dersi almalarına karşın, İngilizce'nin yeterli ve istenilen düzeyde konuşulamadığına işaret eden Çubukçu, bu sorunları çözmeye yönelik proje hazırlandığını kaydetti. Her öğrencinin İngilizce'yi rahatlıkla konuşabilir hale gelmesini hedeflediklerini dile getiren Çubukçu, ana dili İngilizce olan yabancı öğretmenlerin derslere Türk öğretmenlerle birlikte girmesinin öğrencilerin pratik yapmalarına büyük faydası olacağını söyledi. İngilizce dersi için yabancı öğretmen getirilmesinin Türk öğretmen adaylarının atamalarını etkilemeyeceğini kaydeden Çubukçu, ''Bu proje, Türk öğretmenlerimizin İngilizce dersine girmesine veya İngilizce öğretmen adaylarının atanmasına engel değildir. Yabancı dilin daha iyi öğretilmesi ve konuşulması için hazırlanmış bir projedir'' diye konuştu.

Projenin hazırlıklarını yürüten MEB Projeler Koordinasyon Merkezi Başkanı Ünal Akyüz de AA muhabirine uygulamaya ilişkin yaptığı açıklamada, projenin ön hazırlık sürecinde üniversitelerden ve ilgili çevrelerden destek alındığını, yeni getirilmesi planlanan sistemin örneğinin uygulandığı Kore'de araştırma yapıldığını anlattı. Akyüz, Kore'de uygulanan sistemden öğretmenlerin ve öğrencilerin yüzde 60-70 oranında memnun kaldığının belirlendiğini, öğrencilerin yanı sıra öğretmenlerin de ''yabancı öğretmen''den faydalandıklarının görüldüğünü ifade eden Akyüz, ayrıca okullarda pratik yapılan kafeler bulunduğunu aktardı.

Türkiye'de İngilizce öğretiminin gramer ağırlıklı olduğunu, konuşmanın ikinci planda kaldığını vurgulayan Akyüz, ''Yeni sistem konuşma ve derdini anlatabilme ağırlıklı. Türkiye'de yabancı dil öğrenimi konusunda bir kırılma noktası var. Biz bunun aşılmasını hedefliyoruz. İngilizce'nin dil bilgisi öğretiminden ibaret olmadığını, konuşma, yazma ve anlatmanın da önemli olduğu anlayışını getirmeyi hedefliyoruz'' dedi.

-YABANCI ÖĞRETMENLERE KRİTER KOYACAĞIZ''-

Yeni getirilecek sistemde, ana dili İngilizce olan ülkelerden öğretmen getirileceğini ve bu öğretmenlerin Türk İngilizce öğretmenleriyle birlikte derse gireceklerini ifade eden Akyüz, ayrıca okullarda ''English cafe''ler açılacağını ve buralarda yabancı ve Türk İngilizce öğretmenleri ile öğrencilerin pratik ağırlıklı etkinliklere katılabileceklerini anlattı. Akyüz, talep olursa bu kafelerin ders saatleri dışında halka da açılabileceğini söyledi.

Türkiye'de şu anda 48 bine yakın İngilizce öğretmeni bulunduğunu belirten Akyüz, proje kapsamında her yıl 10 bin olmak üzere 4 yılda toplam 40 bin yabancı İngilizce öğretmeni getirilmesinin planlandığını, uygulamanın gelecek eğitim-öğretim yılında başlayacağını bildirdi. Yabancı öğretmenlerin Türkiye'ye ''misafir'' statüsünde geleceklerini ifade eden Akyüz, şunları söyledi:

''Bu öğretmenlerle 1'er yıllık kontrat yapılacak. Eğer okulumuz memnun kalırsa devam edecekler. Memnun kalmadığımız yabancı öğretmeni geri göndereceğiz. Bir bağlayıcılığımız yok. Bakanlık olarak biz bunun kriterlerini koyacağız. Öğretmenlik ile ilgili deneyimlerine, sabıka kayıtlarına bakılacak. Bu misafir öğretmenler bizim İngilizce öğretmeninin yanında derse girecekler. Hem öğrencilerin hem öğretmenlerin konuşma kabiliyetlerini geliştirmeleri için yararlı olacağını düşünüyoruz.

Burada şunu vurgulamak istiyorum, bu proje İngilizce öğretmenlerimizin alınmasına yönelik hiçbir engel içermemektedir.

Projenin bu kısmı zaten başka bir fondan karşılanacak. Biz yabancı İngilizce öğretmeni getirsek de getirmesek de seneye alınacak olan İngilizce öğretmeni sayısında hiçbir değişiklik olmayacak. Bütün öğretmen adaylarımız bundan emin olabilir.

Kendi kendimizi kandırmaya gerek yok. İngilizce öğretimi konusunda, yabancı dili öğretme konusunda bir algı değişikliğine ihtiyacımız var. Bu bir reformdur demiyorum ama bizim en çok yatırım yapmamız gereken şey, teknoloji ne kadar ileri olursa olsun, öğretmenlerimizdir. Bu proje bizim öğretmenlerimizin atamasına alternatif bir proje değildir, hiç ilgisi yoktur.

Toplumumuz bundan memnun kaldığı sürece, verim elde ettiğimiz sürece uygulamaya devam edeceğiz.''

-''STANDART MAAŞ BELİRLEYECEĞİZ''-

MEB Projeler Koordinasyon Merkezi Başkanı Akyüz, projenin, öğretmenlerin barınma kolaylığı açısından öncelikle büyükşehirlerde pilot olarak başlayacağını bildirdi.

Yabancı öğretmenlerin Türkiye'ye hangi yolla getirilecekleri konusunda da bilgi veren Akyüz, öğretmenlerin bu işi organize edecek ajanslar aracılığıyla geleceklerini, bunun için ihale açılmasının planlandığını anlattı. Japonya ve Kore'deki uygulamalarda da yabancı öğretmenlere 1500-2000 dolar arasında ücret verildiğini belirten Akyüz, ''Biz de sadece standart bir maaş belirleyeceğiz. İllere göre de değişebilir. Öğretmenin kalacak yeri, barınması ajanslara ait olacak'' dedi.

Bu sistemin şu anda Türkiye'de bazı özel okullarda uygulandığını anlatan Akyüz, ''Birçok özel okulumuz, yabancı eğitim veren okullarımız bunu zaten yapıyorlar. Şu anda Diyarbakır'da, Mardin'de iki okulumuz Comenius Projesi çerçevesinde iki yabancı öğretmen istihdam etmiş durumda. Bizim toplumumuz da buna çok açık'' şeklinde konuştu.

Okullarda İngilizce materyallerinin de uluslararası stantartlara uygun hale getirileceğini belirten Akyüz, Talim ve Terbiye Kurulu ile yapılacak çalışmalar sonucunda modern İngilizce eğitim setlerinin lisanslarının satın alınacağını ve bu setlerin okullarda kullanımının sağlanacağını anlattı.

Yeni sistemde İngilizce eğitiminin okul öncesinden başlayacağını vurgulayan Akyüz, bu çerçevede RTÜK ve TRT ile anlaşma yapılmasının planlandığını kaydetti. Akyüz, çocuklar arasında popüler olan bazı çizgi filmlerin ve programların İngilizce veya Türkçe altyazılı olarak yayınlanmasının sağlanacağını belirterek, şunları söyledi:

''Burada amaç çocuğun İngilizce öğreniminin okulla sınırlı kalmaması. Finlandiya ve Hollanda gibi ülkelerde İngilizce dersi saatleri bizden daha az ama daha iyi öğreniyorlar çünkü İngilizce öğrenimi okulla sınırlı değil. Okuldan sonra da bu çocuk evde bir şekilde İngilizceyi kullanıyor. Biz de bizim kültürümüze uygun çizgi filmleri ve bazı programların televizyonlarda altyazılı olarak çocukların seyredebileceği saatlerde yayınlanmasını hedefliyoruz.

Bu projeyle İngilizce öğretimini okul öncesine indiriyoruz. Okul öncesinden başlayacak fakat diğer sınıflarda olduğu gibi yoğun olmayacak. Haftada yarım saat çizgi film izleme, yarım saat oyun oynama gibi olabilir. Tabii ki önemli olan çocuğun kendi ana dilini öğrenmesi. Bunun üstüne İngilizceyi öğrenecek.''

Proje kapsamında Türk İngilizce öğretmenlerinin de yurtdışında eğitim almalarının hedeflendiğini kaydeden Ünal Akyüz, ilk aşamada belirli kriterlere sahip 3 bin öğretmenin yurtdışına gönderilmesinin planlandığını belirtti.

MEB Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü bünyesinde ''Multimedya Center'' kurulması hazırlıkları yapıldığını ifade eden Akyüz, bu merkez aracılığıyla belirlenen pilot illerde uzaktan İngilizce eğitimi yapılacağını kaydetti. Akyüz, bu çerçevede bin ABD'li İngilizce öğretmeni ile anlaşılacağını, bu öğretmenlerin Türkiye'deki İngilizce derslerinde belli sürelerle öğretmen ve öğrencilerle karşılıklı İngilizce eğitimi yapacaklarını anlattı.

AA-Haber7