Sitemizi Facebook'ta Beğenmek İster misiniz?

16 Ağustos 2011 Salı

Ruh Sağlığı Konu Anlatımı – Ders Notları


Lise 3 Felsefe Dersi Konu Anlatımı, Felsefe Grubu Dersleri Konu Anlatımı,YGS Felsefe Konu Anlatımı Ders Notları,Sosyoloji dersi, Psikoloji dersi, Mantık dersi Konu Anlatımı, LYS Hazırlık, YGS hazırlık ders notları   
RUH SAĞLIĞI
Ruh sağlığı açısından bireyler normal ve anormal olarak iki grupta incelenir. Anormal olarak nitelenen bireyler problemlere gerçekçi çözüm bulmadıklarından, davranışlarını çevreye göre düzenleyemediklerinden uyumsuzluk gösterirler. Bireylerin ruh sağlığı üzerinde olumsuz etkide bulunan iki önemli faktör, engellenme ve çatışmadır.

A. ENGELLENME
Belirli hedeflere yönelik olan güdülenmiş davranışların değişik biçimlerde durdurulmasına ya da yavaşlatılmasına engellenme denir. Engellenme, psikolojik, fiziki, biyolojik ve sosyal kaynaklı olabilir. Başlık parası olmadığı için evlenemeyen bireyin durumu sosyal kaynaklı engellenmeye örnektir.
Birey engellenmenin oluşturduğu gerilim düzeyine göre hayal kırıklığı yaşayabilir.
B. ÇATIŞMA
İki istek, iki durum arasında kalındığında bunlardan birinin seçilememesi halindeki gerilim çatışmadır.
Çatışma iki istenen durum karşısında yaşanırsa “yaklaşma – yaklaşma” çatışmasını, (beğenilen iki ayakkabı arasında seçim yapmada kararsız kalma) iki istenmeyen durum karşısında yaşanırsa “uzaklaşma – uzaklaşma” çatışmasını, (istenmeyen iki seçmeli dersten hangisini seçeceğine karar verememe) biri istenen diğeri istenmeyen özelliğe sahip durum karşısında tercih yapmak zorunda kalınması halinde “yaklaşma – uzaklaşma” çatışmasını (tatile çıkmak isteme ancak müşterileri kaybetmekten korkma durumundaki kararsızlık) örneklendirir.
C. SAVUNMA MEKANİZMALARI
Birey zor durumda kaldığında, hata yaptığında çevredeki insanlar karşısında psikolojik rahatsızlık duyar.
Bu durumda kendisini rahatlatacak tepkilerde bulunur. Bu tepkilere savunma mekanizmaları denir. Örneğin penaltıyı atamayan bir sporcu, takım arkadaşlarına, seyircilere, yöneticilerine karşı kendini savunma ihtiyacı duyar.
1. Bahane Bulma
Bireyin başarısızlığını, gerçek nedenin dışındaki nedenlerle açıklamasıdır. Penaltıyı atamayan sporcunun “zemin çok kaygan” demesi buna örnektir.
2. Yansıtma
Bireyin kendisindeki olumsuz özellikleri başkasında görmesi, başkasına atmasıdır.
Penaltıyı atamayan soporcunun “takımda penaltı atabilecek yetenekli futbolcu yok” demesi yansıtmaya örnektir.
3. Bastırma
Rahatsız edici bir düşüncenin veya bilginin bilinç altına bastırılarak unutulmasıdır. Penaltıyı atamayan sporcunun maçı kazandıktan sonra bu durumu unutması bastırmaya örnektir.
4. Gerileme
Kendisi için olumsuz sayılabilecek bir durumla karşılaşan bireyin yaşına uygun olmayan ve kendisinden beklenmeyen tepkilerde bulunmasıdır. Kardeşini kıskanan çocuğun kardeşinin oyuncaklarıyla oynaması gibi.
5. Özdeşim Kurma (Özdeşleşme)
Bireyin, başarılı gördüğü kişi ve kuruluşlarla kendini ilişkilendirmesi, onlardan kendine pay çıkarmasıdır. Çocukların film kahramanlarına özenerek onları taklit etmesi gibi.
6. Kaçma
Rahatsız edici durumlar karşısında, o olayı görmezden, bilmezden gelme halidir. Bir gencin, yer vermemek için otobüste yaşlı kadını görmezden gelmesi gibi.
7. Karşıt Tepki Geliştirme
Bireyin çevrede benimsenmeyen özelliklerini, çevrenin benimseyeceği karşıt haliyle göstermesidir. Kardeşini kıskanan birinin çevrede onun koruyucusu gibi davranması buna örnektir.
8. Ödünleme (Telâfi)
Bireyin kendisindeki bir eksiklikten dolayı veya bir alandaki başarısızlığından dolayı hissettiği ezikliği başka bir alanda başarılı olma çabasıyla telâfiye çalışmasıdır. Derslerinde başarısız olan birinin okul takımında başarılı olmaya çalışması gibi.
9. Yüceltme
Fizyolojik ve sosyal motivlerin toplumca benimsenen alanlarda doyurulmaya çalışılmasıdır. Konuşma özürü olan birinin, düşüncelerini edebi eserlerle ortaya koymaya çalışması gibi.
10. Yön Değiştirme
Bireyin, gerçek hedefine yöneltemediği öfkesini tehlikesi az olan başka hedeflere yöneltmesidir. Örneğin hakeme kızan sporcunun formasını yırtması gibi.
11. Polyanna (Tatlı limon)
Her başarısızlıkta başarılı yanlar arama, olayın iyi taraflarını görmedir. Kitap okuma alışkanlığı olmayan birinin gözlerinin bozulmaktan kurtulduğunu söylemesi buna örnektir.
Savunma mekanizmaları, bireyleri psikolojik olarak rahatlatabilirler, duyulan kaygıyı azaltabilirler, ancak kaygıyı tamamen ortadan kaldıramazlar, problemlere kalıcı çözüm sağlayamazlar. Bu nedenle savunma mekanizmasına çok sık başvurulması anormallik belirtisidir.
SOSYAL DAVRANIŞ ve TUTUM
Sosyal davranış, toplum kurallarına uygun olan davranıştır. Birey kendi başına yaptığı bazı davranışları grup içinde, grup içinde yaptığı bazı davranışları da kendi başına yapmaz. Bunun nedeni çevrenin sosyal etkisiyle açıklanır. Sosyal etkinin neticesinde bireyler uyma davranışı gösterirler. Uyma davranışları itaat etme şeklinde olabildiği gibi benimseme ya da özdeşleşme şeklinde de olabilir.
A. UYMA DAVRANIŞINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER
1. Grubun Büyüklüğü
Grup içindeki üye sayısı arttığında, bireylerin gruba uyma davranışı da artmaktadır.
2. Grubun Sözbirliğinin Etkisi
Grubun bütün üyeleri aynı görüşte iseler, bu durumda da uyma davranışı yüksektir.
3. Mevkinin ve Prestijin Etkisi
Grup normunu ortaya koyan veya grubu temsil edenler saygın ve yüksek statüye sahip insanlar ise, uyma davranışı yüksektir.
4. Yüzyüze Olmanın Etkisi
Grup üyelerinin etkileşimi yüzyüze gerçekleşiyorsa uyma davranışı yüksek olur. Karşılıklı konuşarak ikna etme, telefonla ikna etmekten daha etkilidir.
B. GRUBUN BİREYE ETKİSİ (GRUP DİNAMİĞİ)
1. Grubun Bireye Normatif Etkisi
Bireyin grup içinde, yalnız olduğu zamanlardakinden farklı davranması grubun normatif etkisi olduğunu gösterir.
2. Grubun Bireysel Tutum Değişimine Etkisi
Grup, üyelerinin tutum değişimini artırabilir de engelleyebilir de; yani birey, grup normlarından etkilendiği için, tutumları gruba göre şekillenmektedir.
3. Grubun, Bireyin Verimliliğine Etkisi
Grupta belli bir sayıya kadar olan üye sayısı bireylerin verimliliğini artırmaktadır. Bu sayı yapılan işin niteliğine bireylerin özelliklerine, lidere bağlı olarak değişebilir.
4. Zararı Göze Alma Etkisi (Riske girme)
Gerek sorumluluğun grupça paylaşılması, gerek grupça ikna edilme, gerekse cesur kararları çevrenin desteklemesi neticesinde, bireyin grup içindeyken daha çok risk içeren kararlar alabildiği görülmüştür.
C. TUTUMLAR
Olaylara ve durumlara karşı belli şekilde tepki gösterme eğilimine tutum denir. Tutum duygu, inanç ve bilgilere göre şekillenir. İnsanların çevresine karşı gösterdikleri tepkilerin nasıl olacağını sahip oldukları tutumlar etkiler.
Otomobillere, takımlara, partilere, kurumlara, kişilere belli şekilde tepki gösterme genellikle tutumlar hakkında fikir verir. Bir kişi her seçimde aynı partiye oy veriyorsa, kişinin o partiye karşı tutumunun olumlu olduğu söylenebilir.
Tutumların özellikleri
1. Tutumlar kendi içinde tutarlıdır.
2. Tutumlar her zaman davranışa dönüşmeyebilir veya davranışlarla çelişebilir.
3. Tutumların duygusal, bilişsel ve davranışsal öğeleri vardır.
4. Tutumların davranışların etkileme gücü farklılık gösterir.


Benzer Yazılar



0 yorum:

Yorum Gönder