Sitemizi Facebook'ta Beğenmek İster misiniz?

3 Nisan 2011 Pazar

Öğretmenin Hazırlığı


ÖĞRETMENİN HAZIRLIĞI
İlköğretim okullarında eğitim-öğretime Eylül ayının üçüncü haftasında başlanır. Ancak, öğretmenler Eylül ayının ilk Pazartesi gününden itibaren görevleri başında bulunurlar. Öğretmenlerin göreve başlaması ile öğrencilerin okula başlaması arasında iki hafta kadar bir süre vardır. Bu süre içinde öğretmenler okutacakları sınıfları için bazı hazırlıklar yapar. İlk okuma yazma çalışmalarındaki hazırlık devresinde yapılacak çalışmalar iki başlık altında toplanabilir. Bunlar;
A. Öğretmenin öğretim hazırlığı
B. İlk okuma yazmaya hazırlık.
A. ÖĞRETMENİN ÖĞRETİM HAZIRLIĞI
Birinci sınıfları okutacak öğretmenler, diğer sınıfları okutacak öğretmenlerden daha farklı hazırlıklar yaparlar. İlk okuma yazma başarısı, öğretmenin çok iyi hazırlanmasına bağlıdır. Bir birinci sınıf öğretmeninin öğrencileri okula gelmeden önce yapması gereken hazırlıklar aşağıdaki gibidir.
1. Bilgi Yönünden Hazırlanma
Birinci sınıf öğretmeni bilgi yönünden kendini çok iyi hazırlamalıdır. Öğretmenin bilgi yönünden hazır olması, kendine güvenmesini ve cesaret duymasını sağlar. Özellikle birinci sınıf öğrencilerinin gelişim özelliklerini ve ilk okuma yazma öğretiminde uygulanacak yöntem ve teknikleri çok iyi bilmesi gerekir. Öğretmen öncelikle Türkçe programını çok iyi incelemeli ve ilk okuma yazma öğretimi ile ilgili yazılmış kitapları okumalı ve gerekli notları almalıdır.
2. Sınıfı Öğretime Hazırlama
Birinci sınıfların öğretme-öğrenme etkinliklerini düzenlemeye uygun hale getirilmesi gerekir. Bunun için de dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bunlar;
· İhtiyacı varsa, sınıfa badana-boya yapılmalıdır.
· Sınıf aydınlık olmalı, ışıklar soldan gelmelidir.
· Yazı tahtasının yüksekliği iyi ayarlanmalıdır.
· Sınıfın kitaplığı düzenlenmelidir.
· Öğrencilerin kullanımı için birkaç bülten tahtası olmalıdır.
3. Gerekli Kitapları Hazırlama
a. Çocuk oyunlarını derleme
Çocuğa okulu sevdirecek ve arkadaşları ile kaynaşmasını sağlayacak araçlardan en önemlisi oyundur. Oyun çağında bulunan çocuğa okulda da oyun oynama fırsatı verilmelidir.
b. Okuma araçlarını derleme
Çocukları okula alıştıracak ve ilk okuma yazma öğrenmeye isteklendirecek araçlardan birisi de masal, fabl, hikâye, tekerleme ve şiir kitaplarıdır.
c. Resimler ve resimli kitapları derleme
Çocuklara resimler gösterilmeli ve gördüklerini anlatmaları istenmelidir. Bu öğrenciler için oldukça faydalı bir etkinliktir.
d. Şarkı, türküleri ve tekerlemeleri derleme
Çocuklar hep birlikte şarkı söylemekten çok hoşlanırlar. Harfi tanıma, okuma ve yazma aşamalarında şarkılardan yararlanılabilir.
4. Öğretim Materyallerini Hazırlama
Bu hazırlık sürecinde, yıl içinde kullanacağımız bazı materyalleri de hazırlamalıyız. Çünkü materyallerimiz ne kadar fazla olursa; öğrencileri de o denli derse katılır.
a. Hece, kelime ve cümle oluşturma tablosu hazırlama
Hecelerin birleşip kelimeleri ve kelimelerin birleşip cümleleri oluşturduğunu gösterebileceğimiz tablolardır.
b. Seslerin hissettirilmesinde kullanılabilecek görseller
Öğreteceğimiz sesle ilgili bir resim gösterebiliriz. Mesela a sesini bir ayı resmi ile gösterip, “Ayı” şarkısını dinletebiliriz.
c. Yazı defteri
Her öğrencinin bir defteri olmalıdır. Bu defterler öğretmen tarafından kontrol edilmeli ve yanlışlıklar düzeltilmelidir.
d. Okuma-yazma tabloları
Bu tablolar, tekrarların yapılması ve öğrenme eksikliklerinin tamamlanmasında kullanılır.
1. Hece çiçekleri
2. Hece ve kelime tablosu
3. Kelime oluşturma tabloları
4. Cümle tablosu
5. Metin tablosu
6. Hikâye ve masal kartları
e. Kum masası
Kum masası öğrencilerin yazma alıştırması yapması için önemli bir materyaldir. Bir masanın etrafı, 5 cm yüksekliğindeki çıtalarla çevrilir ve içine elenmiş kum konur.
f. Bülten tahtası
Straforların(beyaz köpük) çerçevelenmesi ve üzerlerinin kumaşla kaplanmasıyla oluşturulur. Etkin kullanıldığında eğitsel değeri büyüktür. Raporlar, şiirler, resimler ve duyurular iğne ile panoya asılır.
g. Kelime fırıldağı
Ortasında işaretçisi bulunan bir daire hazırlanır. Daire çevrildiğinde işaretçinin işaret ettiği kelime öğrenciye okutulur.
h. Hece penceresi
Bir kartona iki tane pencere açılır. Üzerinde hecelerin yazılı olduğu şeritler bu iki pencerenin arkasına geçirilir. Pencerelerden görülen, yani yan yana olan heceler öğrenciye okutulur.
i. Harf ve hece küpleri
Eşit boylarda küpler hazırlanır. Küplerin her yüzüne farklı heceler yazılır. Daha sonra küplerin görünen yüzlerindeki hecelerle farklı kelimeler türetilir.
j. Gösteri kutusu
Kartondan bir dikdörtgenler prizması yapılır. Daha sonra önüne bir pencere açılır. Prizmanın iki ucundaki makaralar arasında bulunan ve üzeride cümleler yazan şerit bu pencerelerden gösterilir. Pencereden gözüken cümle okutulur.
k. Döner levha
Her ders için kullanılabilen ideal bir materyaldir. Harflerin tanıtılmasında, hece, kelime ve metinlerin okutulmasında etkin olarak kullanılabilir.
l. Kuklalar
Dersin her aşamasında kullanılabilir. Özellikle dikkat çekmede etkindir.
m. Sözcük sıralama tahtası
İç içe geçmeli döşeme tahtalarına heceler yapıştırılır. Bu hecelerin yerleri değiştirilerek anlamlı kelime ve cümleler oluşturulur.
n. CD’ler
Şarkılar, şiirler ve çizgi filmlerin olduğu CD’ler de sene başında temin edilmelidir.
5. Birinci Sınıf Öğretimini Plânlama
Plân, bir hedefe ulaşmak için yapılacak etkinlikleri, bir aksaklığın çıkmasını engellemek için önceden sıraya dizme işlemidir.
Öğretmenlerin görevi, kendilerine verilen programın hedefleri doğrultusunda öğrencilere davranışlar kazandırmaktır. Bu amaçla öğretim yılı boyunca yapacakları tüm etkinlikleri plânlarlar.
Bu bölümde, öğretmenin günlük plândaki “Öğretim etkinliklerinin düzenlenmesi” bölümünde yapılması gerekenler üzerinde durulacaktır.
Günlük ders plânı, o gün ders programında olan tüm derslerin plânlarının toplamıdır. Sınıf öğretmenleri günde birkaç farklı derse girdiklerinden günlük plân, branş öğretmenleri ise ders plânı hazırlarlar. Bir derste düzenlenen etkinlikler ne olursa olsun, plân şu ana bölümlerden oluşur: Giriş, sunu, alıştırma, geri bildirim ve değerlendirme.
a. Giriş sunusunu plânlama
Bu bölümde derse giriş etkinlikleri plânlanır. Öğrenciye ilginç gelebilecek uygulamalarla, öğrencinin derse ilgisi çekilir. Bir Fransız atasözü şöyle der; “Bir atı zorla suya götürebilirsiniz, ama ona zorla su içiremezsiniz.” Buradan da anlaşılacağı gibi, öğrencinin öğrenmeyi istemesi gerekmektedir. Öğrenmecinin öğrenmesi ise derse aktif katılımına bağlıdır. Dersin hedeflerini baştan söyleyerek, aktif katılımlı sağlayabiliriz.
b. İçerik sunusunu plânlama
Bu bölüm, dersin işlenişinin plânlanmasını içerir. Öğrenciye bilgileri kolayca öğretmen için, karmaşık konular küçük parçalar halinde verilebilir. Ayrıca derste kazandırılacak hedef davranışlar da belirlenmelidir. Ders içeriğine bağlı olarak, özetleme yapılarak, tekrar yapılarak, bilgiler sıralanarak ve genellemeler yapılarak verilebilir.
c. Alıştırmaları plânlama
Alıştırma, dersin sunuşunda her bilgi biriminden sonra öğrencilerin, sınanması durumudur. Bu şekilde hem öğrenilenler kalıcı duruma getirilir, hem de eksik ve yanlışlar görülür.
d. Geri bildirimi plânlama
Burada dikkat edilmesi gereken durum, geri bildirimlerin öğrenci için kırıcı olmamasıdır. Geri bildirim, dikkat ve öğrenme isteğine süreklilik kazandırır.
e. Ölçme ve değerlendirmeyi plânlama
Plânın son aşamasıdır. Öğrenci başarısının ölçülmesi ve değerlendirmesi yapılır. Böylece öğrencinin başarı seviyesi görülür.
6. Okuma Parçaları Ve Seslerin Temalara Bağlı Dağıtımı
Daha önce de söylediğimiz gibi, öğretmenin başarısı iyi bir plân yapmasında gizlidir. Öğretmen neyi ne zaman yapması gerektiğini iyi bilmelidir. Bu amaçla verilecek seslerin ne zaman verileceği önceden plânlanmalıdır. Ancak bu plân esnek olmalıdır.
Plânlamada seslerin verilmesi birinci dönemde bitirilmeli, ikinci dönem Türkçe ders kitaplarında yer alan metin çalışmalarıyla devam edilmelidir.
B. İLK OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK
Okul, çocuk için farklı bir çevre ve aileden sonra en önemli toplumsallaşma aracıdır. Burada, içinde yaşadığı toplumun kültürel değerlerini kazanır, yeni bilgiler öğrenerek kendini hayata hazırlar. Çocuğun başarısı öncelikle öğrenmeyi sevmesine ve okulda bulunmaktan hoşlanmasına bağlıdır. Okula yeni gelen çocuğun, okula uyumu için öğretmenin, anne ve babasının desteğine ihtiyacı vardır.
Çocuğun ilk okuma ve yazmaya hazırlanması yalnızca el alıştırmaları ile olmaz. Bilişsel ve duyuşsal yönlerden de hazırlanmalıdır. Karşılaşacağı zorlukları aşabilmesi için kendine güven duyması, öğrenmeye istekli olması gerekir. Bu hazırlık süresinin ne kadar olacağı, nelerin, niçin ve nasıl yapılacağı önceden belirlenmeli, plânlanmalı ve çalışmalar buna göre yürütülmelidir.
Bu bölümde çocuğun okula ve öğretime hazırlanması için öğretmenin yapacağı çalışmalar; aşağıdaki gibidir.
1. Genel Hazırlık
İlköğretim birinci sınıf öğrencilerinin hazırbulunuşluk düzeyleri birbirinden farklıdır. Serbest etkinliklerde bulundukları, birincil ilişkilerin yoğunluk kazandığı dar bir çevreden, kontrol edilmiş geniş bir çevreye gelmişlerdir. Bu çevreye uyum sağlamaları ve kendileri için düzenlenmiş öğretim etkinliklerine katılabilmeleri için belli bir hazırlık döneminden geçmeleri gerekmektedir.
Eylül ayının üçüncü haftasında öğretime başlandığında, öğrencilerin okula uyumunu sağlayacak ve onları ilk okuma yazma çalışmalarını yürütebilecek seviyeye getirecek çalışmalar yapılır.
Okulun ilk günlerinde çocukların okula uyumlarını sağlayıcı çalışmaların etkin bir şekilde yapılması, onlara güler yüz ve hoşgörüyle davranılması okula uyumlarını kolaylaştırır. Bu amaçla yapılacak bazı çalışmalar aşağıda sıralanmıştır.
a. Öğrencileri sıralara yerleştirme
Sınıftaki eşya, araç ve gereçlerin adları, ne işe yaradıkları, nasıl kullanıldıkları öğrenciye söylenmeli; sınıfın evleri gibi olduğu, onu korumaları gerektiği hissettirilmelidir.
Öğrenciler ilk gün sıralarına oturtulmalıdır. Daha önceden tanıdıkları arkadaşlarının yanına oturmaları normal karşılanmalı, ilk günlerde müdahale edilmemelidir.
Öğrencilerin sınıfa uyumu sağlandıktan sonra, gerekli durumlarda yerleri değiştirilebilir.
b. Öğretmenin öğrencilerle tanışması
Öğrenciler hiç tanımadıkları bir çevre olan okulda yabancılık hisesederler ve güvenilir birinin desteğine ihtiyaç duyarlar. Öğretmenin daha ilk günlerde çocuklarla gerekli yakınlığı kurması gerekir. Çünkü öğrenciyi sadece sevdiği bir öğretmen okula bağlayabilir.
Öğretmen öncelikle çocuklara ismini söylemeli, sonra da çocukların ismini öğrenerek onları isimleriyle çağırmalıdır. Öğretmenlerin öğrencilere ismiyle hitap etmesi, öğrenci açısından son derece mutlu edici bir davranıştır.
c. Öğrencilerin kendilerini tanıtmaları
Çocukların okulu sevmelerinde kurduğu arkadaşlıkların payı büyüktür. Bu nedenle öğretmen, ilk günden itibaren çocukların birbirini sevmeleri ve arkadaşlık kurmaları için gerekli ortamı sağlamalıdır. Öğrencilere neler yapmaktan hoşlandıkları anlattırılarak, benzer ilgilere sahip öğrencilerin bir araya gelmesi sağlanmalıdır.
d. Sınıf ortamını tanıma
Çocuklar sınıfa geldiklerinde yabancılık çekebilirler. Sınıfta ne tür etkinlikler yapacakları ve uymaları gereken kurallar öğretmen tarafından en başta anlatılmalıdır.
Sınıfta neler yapacaklarını tartışma: Öğrencinin sınıfta yapabilecekleri, onun ilgisini artıracak şekilde anlatılmalıdır. Bu sayede çocuk baştan bir güdülenme içerisine girecektir.
Sınıf içi kuralları belirleme: Sınıfta uyulması gereken kurallar en başta belirlenmelidir. Kuralların, toplumsal yaşamın bir gereği olduğu ve kişilik haklarının ancak kurallar sayesinde korunabildiği belirtilmelidir. Eğer kuralları öğrenciler belirlerse, kurallara uyma oranları da artar. Kuralları belirlemede dikkat edilecek bazı hususlar vardır. Bunlardan en önemlileri şunlardır.
· Kurallar sınıftaki öğrencilerin anlayabileceği şekilde açık olmalı ve fazla sayıda olmamalıdır.
· Öğrencilerin kurallara uyması sağlanmalı, uymayanlar uyarılırken uyanlar ödüllendirilmelidir.
· Olumsuz örnek olmaması için, en küçük kural ihlali dahi göz ardı edilmemelidir.
· Kuralların sınıf düzenini sağlamak için konulduğu belirtilmeli ve yararları anlatılmalıdır.
Oyunlar yoluyla ilişkileri geliştirme: Çocuklar arasında arkadaşlık ilişkilerinin kurulabilmesinde oyunlardan yararlanılmalıdır. Oyunlar; öğrencilerin birbirini tanımalarına ortam hazırladığı gibi; okulda bulunmaktan mutluluk duymalarını da sağlar.
e. Sınıfta bulunan eşyaları inceleme
Öğrencilerin sınıfı tanıma ve sınıfı sevmelerini sağlamak amacıyla sınıftaki eşyalar çocuklara tanıtılmalı ve onların nasıl kullanıldığı çocuklara anlatılmalıdır. Sınıfın ve sınıftaki tüm eşyaların temiz tutulması gerektiği anlatılmalı ve öğrencilere bu yönde davranışlar kazandırılmalıdır.
Çöp kutusunun yeri, kullanımı: Çöp kutusu öğrencilere tanıtılır ve çalışmalar yapılırken ortaya çıkacak çöplerin bu kutuya atılması söylenir. Çöp kutusunu kullanma alışkanlığı sınıf içinde öğrenciye kazandırılmalı ve bunu hayatının her alanında sürdürmesi sağlanmalıdır.
Sıraların kullanımı: öğrenci öğrenme zamanının büyük bölümünü sıralarda oturarak geçirir. Bu yüzden öğrenciye sırayı kullanma ve koruma yönünde davranışlar kazandırılmalıdır. Örneğin; göğsü sıraya dayamadan dik oturma, göz ile yazı materyali arasında 25-30 cm bulunacak şekilde oturma.
Tahtanın kullanımı: Yazı tahtası, bugün önemini hala koruyan en eski eğitim araçlarından biridir. Yazı tahtasının yerden yüksekliği; 1995 İlköğretim Okul Programı’na göre, birinci sınıflarda 65 cm, ikinci ve üçüncü sınıflarda 70 cm, dördüncü sınıflarda 75 cm ve beşinci sınıflarda 80 cm olmalıdır.
· Yazılacak yazılar okunaklı ve düzgün olmalı
· Gıcırdayan tebeşir kullanılmamalı
· Dersin sonunda mutlaka temizlenmeli
· Tahtanın kullanımına sol üstten başlanmalıdır.
Kitaplıktan yararlanma: öğretmen, eğitim-öğretim başlamadan, ilk okuma yazma çalışmalarında kullanacağı resimli kitapları, boyama kitaplarını, hikâye ve masal kitaplarını temin etmeli ve sınıf kitaplığına yerleştirmelidir. İlk günlerden itibaren, öğrencilere kitap sevgisini aşılama amacı güdülmeli, öğrenciler kitapları okumaya ve yorumlamaya teşvik edilmelidir.
f. Okulun bölümlerini tanıma
Öğrencilere müdür odası, öğretmenler odası, sınıflar, kantin ve okul bahçesi tanıtılmalıdır. Kız ve erkek tuvaletlerinin yerleri özellikle gösterilmeli ve bunların nasıl kullanılacağı anlatılmalıdır. Birinci sınıf öğrencileri tuvaletlerin yerini bilmediğinden altını ıslatabilir ve böyle bir durum öğrencinin arkadaşları tarafından alaya alınmasına yol açabilir. Öğrenci açından son derece kötü bir başlangıç olan böyle bir durum yaşanmadan, öğretmenin gerekli önlemleri alması gerekir.
g. Aileyi hazırlama
Araştırmalar, öğretmenle işbirliği yapan, çocuklarını yakından takip eden velilerin öğrencilerinin daha başarılı olduklarını göstermektedir. Çocukların tanınmasında ve bazı güçlüklerin aşılmasında ailenin bilgi ve desteğine ihtiyaç vardır. Öğretmen bu desteği en baştan almalıdır.
Ayrıca aileyi yakından tanımanın öğrenciyi tanımada da etkisi olduğu unutulmamalıdır. Yapılacak aile ziyaretleriyle çocukların aile ortamları, aile içindeki ilişkiler, ailenin ekonomik durumu ve anne-babanın sağ olup olmadığı öğrenilerek, öğrenci tanıma fişlerine işlenmelidir.
Aksi durumlarda birçok kötü sonuç doğabilir. Örneğin babası olmayan öğrenciden babasının okula gelmesi istenebilir ya da annesi olmayan öğrenciye annesiyle ilgili bilgiler sorulabilir. Bu da çocukların acı çekmesine ve duygusal bir gerilim yaşamasına neden olur.
Veli okul işbirliğini geliştirmek öncelikle öğretmenin görevidir. Genelde velilerin okula gelmediğinden dert yanılır, fakat bunun sebepleri çok iyi analiz edilmelidir. Velilerle ilişkilerde şu hususlar göz önüne alınmalıdır:
· Toplantılarda uzun ve bıktırıcı konuşmalar yapılmamalıdır.
· Öğrencisi sorunlu olan veliye bu, diğer velilerin yanında değil birebir görüşmelerde söylenmelidir.
· Velilerin öne sürdüğü nedenler dinlenmeli, onların konuşmalarına da değer verilmelidir.
· Veliler sadece para toplamak için okula çağrılmamalı, çocuklarının eğitimleri üzerinde de durulmalıdır.
2. Okumaya Hazırlık
a. Oturma
b. Kitap tutma ve açma
Kitabın tutuluş biçimi, sıra üzerine nasıl konulacağı ve çantaya nasıl yerleştirileceği gösterilmelidir.
Kitap ve defterin kaplanması, sayfaların sol üstten parmaklar ıslatılmadan açılması, yaprağını koparmadan kullanılması öğrencilere anlatılmalı ve bu yönde davranış kazandırmalıdır.
c. Resimler üzerinde konuşma
Türkçe dersinin temel becerileri olan anlama ve anlatım çalışmalarında resimlerden yararlanılır. Okuma-yazma becerisinin henüz kazanılmadığı ilk aylarda, Hayat Bilgisi dersinin gerektirdiği konuların işlenmesinde ve ilk okuma yazma becerisinin kazandırılmasında resimleri kullanmak gerekir.
Resimler üzerinde çocuklara, “resimde ne görüyorsun?”, “küçük çocuğun yanında kimler var?” gibi sorular sorularak, konuşmaları sağlanır.
d. Masal, hikâye, şiir, fıkra ve tekerleme okuma
Masal, hikâye, şiir, fıkra ve tekerleme okumanın en temel amaçlarından biri çocukta okumaya karşı istek uyandırmak, diğer bir amacı ise çocukların okunanı ve söyleneni, dinleme ve izleme alışkanlıklarını geliştirmektir.
Birinci sınıflarda, özellikle Türkçe ve Hayat Bilgisi derslerinde çocukların seviyelerine uygun, kısa ve anlaşılması kolay masal, şiir ve fıkralar okunmalıdır. Bazen de tartışma ortamı yaratmak adına, “Tilkinin yaptığı doğru mu?”, “Siz olsaydınız ne yapardınız?” gibi sorular sorulabilir. Bu sayede öğrencilerin hayal kurmaları sağlanır.
e. Görsel okuma
Okuma çalışmalarına başlamadan önce görsellerin anlaşılması, yorumlanması çalışmaları yapılabilir. Bu amaçla okunan metin veya dinlenen bir şiire uygun resim yapmaları istenebilir. Bu tür çalışmalar anlamlı okumayı sağlayacaktır. Görsel okumada aşağıdaki hedefler temel alınabilir.
· Şekil, sembol ve işaretlerin anlamını bilir.
· Grafik ve tablo ile verilenleri yorumlar.
· Harita ve kroki kullanır.
· Trafik işaretlerinin anlamını bilir.
· Resim ve fotoğraf yorumlar.
· Beden dilini yorumlar.
f. Okumaya özendirme
İlk okuma yazma öğretimi çalışmalarında öğrenciler sürekli güdülenmeye ihtiyaç duyarlar. Okumada güçlük çekenlerin her çalışması ve gösterdikleri her gelişme fark edilmeli ve başarıları övülmelidir.
Öğretmenin zaman zaman okuyacağı masal, hikâye ve şiir gibi örnek okumalar yapılmalı ve kendilerinin de okumayı öğrendikten sonra bu şekilde okuyabilecekleri söylenip, öğrenciler okumaya özendirilmelidir.
3. Yazmaya Hazırlık
a. El hareketleri
Çocuklar oyun ortamından geldiklerinden, sürekli oyun oynamak isterler. Öğretmen çocukların bu isteğinden yararlanma yoluna gitmelidir. Oyun yoluyla çocuklara el hareketi alıştırmaları yaptırılmalıdır. Bu sayede hem çocuklar okula ısındırılır, hem de el becerilerinin ve küçük kaslarının gelişimine katkıda bulunulur. Temel el hareketleri;
· Parmakları kullanarak, şarkı söylenmesi. Örneğin, “Sağ elimde beş parmak, sol elimde beş parmak” şarkısı
· Parmakların kullanılarak masalların anlatılması
· Bir otobüsü sürer gibi direksiyon çevirme hareketleri yapılması
· Elma armut toplama veya parmaklarını açıp kapayarak far yakıp söndürme taklidi yapma
· Parmak uçları ile koşan at taklidi yapma
· Resim yapma ve boyama
b. Kalem tutma
Kalemi doğru tutma, harflerin bağlantılarını kolayca yapabilme ve güzel yazı yazabilme açısından son derce önemlidir. Başta kalemi doğru bir şekilde tutmayı öğrenemeyen öğrenciler çabuk yorulmakta ve yanlış öğrenmeleri hayat boyu sürmektedir. Bu bakımdan öğrencilere kalemi doğru tutma alışkanlığı kazandırılmalıdır. Kalem fazla bastırmadan, uç kısımdan itibaren 2 cm geriden, 45˚ eğik olarak, baş, işaret ve orta parmaklar arasında rahatça tutma becerileri öğrenciye kazandırılmalıdır.
c. Serbest çizgi çalışmaları
· Kuş yuvası yapma
· Çember çizme
· Bulut yapma
· Tekerlek yapma
· Labirent bulmacada yolu çizerek takip etme
d. Sürekli eğik çizgiler çizme
· Yılan yapma
· Dağ yapma
· Dalga yapma
· Halat yapma
Çocuğu okuma yazma öğretimine hazırlamanın ilk basamağı çizgi çalışmalarıdır. Bu aşamaya kadar yapılan çalışmalar gelişigüzel olmuş ve geniş kas hareketlerine dayandırılmıştır. Burada yapılacak çalışmalar ise biraz daha düzenli hale gelmiş çalışmalardır.
Öğrencilerin yazı yazmaya hazır hale gelmeleri, çizgi çalışmalarının en önemli amacıdır. Serbest çizgi çalışmaları daha çok çevredeki varlık ve nesnelerin resimlerine yönelik çalışmalardır. Varlıkların çocuğun çevresinde seçilmesi bu çalışmaları daha zevkli hale getirir.
Öğrenciler sırasıyla; karalama, kuralsız-açık-kapalı eğriler, bitişik eğik yazı yazmaya hazırlayıcı olacak şekilde yönlendirilmeliler. Düzensiz el alıştırmalarında çizgisiz defter veya kâğıtlar kullanılmalıdır.
e. Düzenli çizgi çalışmaları
Düzensiz el alıştırmaları ile kalem tutma ve çizme alışkanlığını edinmiş öğrencilere, düzenli el alıştırmaları yaptırılır. Düzenli el alıştırmaları, harfleri yazmadan önce yapılacak son çizgi çalışmalarıdır. Bundan dolayı, gereksiz çizgiler yerine harflerin yazımını kolaylaştırıcı çizgiler tercih edilmelidir.
Hazırlık döneminde öğrenci başarısının değerlendirilmesi
Bu dönemde öğrencinin çalışmaları sık sık kontrol edilir. Kontrol edilen çalışmalar, bir yandan değerlendirilirken bir yandan da eksikleri giderilir. Böylece önlemler zamanında alınarak çalışmalar rastgele olmaktan kurtarılır.
Öğrenci başarıları, her bir öğrenci için geliştirilen ölçme ve değerlendirme fişlerine geçilir.


Benzer Yazılar



1 yorum: